Çolak 'O iktidar yere batsın'

Milliyetçi Hareket Partisi MYK üyesi ve İstanbul 3.Bölge Milletvekili adayı Ahmet Savaş Çolak, MHP 3.Bölge Başkanı Hakkı Özyurt, MHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Abdi Kürşat Karakaş ve MHP Silivri İlçe Başkan Yardımcısı Zafer Yalçın SHA'yı ziyaret ettiler.

Çolak 'O iktidar yere batsın'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Silivri Haber Ajansı İmtiyaz sahibi Yusuf Eker tarafından ağırlanan Milliyetçi Hareket Partisi MYK üyesi ve İstanbul 3.Bölge Milletvekili adayı Ahmet Savaş Çolak, gündemle alakalı değerlendirmeler yaptı.

“7 Haziran, 25. Dönem milletvekilliği genel seçimleri sonucu ortaya çıkan 4 partili tek partinin iktidarına müsaade etmeyen Türkiye’de koalisyonu öngören bir sonuç ortaya çıkmıştı.”diyen Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul 3.Bölge Milletvekili adayı Ahmet Savaş Çolak sözlerini şöyle sürdürdü ;”Yaşanan başta Sayın Erdoğan’ın direktifleriyle Sayın Davutoğlu’nun da koalisyon kurmaya öngörmeyen yaklaşımları neticesinde, koalisyon kurulamadığı ve bir erken seçime yeniden 1 Kasım 26.Dönem milletvekilliği genel seçimlerine doğru gidiyoruz.Bu süre zarfında da biz gerek milletvekili adayı olarak gerek merkez yönetim kurulu üyesi olarak, ilçe teşkilatlarımızı ve ilçe teşkilatlarımızın yapmış olduğu programlara iştirak ediyoruz”dedi.

“TÜRKİYE’NİN TEK KURTULUŞU AKP İKTİDARINDAN KURTULMAK OLACAKTIR”

“Yaşanılan 1 Kasım’a giden Türkiye’nin bu süreçte elbet teki söyleyecek çok fazla sözümüz var” diyen Çolak “7 Haziran öncesindeki Türkiye’nin şartları daha ağır hale gelmiştir. Dolayısıyla AKP iktidarının Türkiye’yi 13 senelik zaman zarfı içerisinde düşürmüş olduğu, gerek ekonomik olarak gerek terör anlamında gerek dış politika anlamında ki paradokslar bugün AKP iktidarının tekrardan iktidar olma şansını ön görmüyor. Ancak Türkiye’nin ortaya çıkacak bir koalisyon yapısının da iyi hesaplanması ve milli menfaatler doğrultusunda bir koalisyonun yada farklı bir partinin tek başına iktidarlığı ön görmesi gerekiyor. Şu anda Türkiye’nin tek kurtuluşu AKP iktidarından kurtulmak olacaktır. Bugün Suriye ekseninde yaşanan dış politika ki gelişmeleri hep beraber takip ediyoruz. Sıfır sorun sarmalında sıfır sorun sözünde Türkiye’nin bütün komşularıyla problemli bir yapıya Türkiye’yi dönüştürdü Davutoğlu iktidarı ve Erdoğan iktidarı. Suriye’de ki meseleyi doğru okuyamayanlar Salih Müslim’i Türkiye de baş konuk olarak misafir edenler PYD liderin veyahutta 29 Ekim günü Barzani’nin silahlarını Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisine törenle geçirenler, Suriye’de ki PYD yapılanmasına destek olanlar, Kobani’deki direnişi yapanları alnından öpüyorum diyen Davutoğlu, bugün Türkiye’de geldikleri nokta “PKK PYD bizim için aynı şeydir. Bunların hepsi terör örgütüdür”  ifadesiyle açıkça bir itiraftır ve bu bir ihanettir. Şimdi biz başından beri gerek Türkiye’de PKK terörüyle alakalı gerekse Suriye’de yaşanan hadiselerle alakalı iktidarın süreci doğru okuyamadığını ifade ettik.

“TÜRKİYE’YE AÇIKÇA İHANET EDİLMİŞTİR”

Suriye’de bir Türkmen yapılanması varken siz Amerikan stratejisiyle PYD üzerinden orda bir yapılanmaya yeşil ışık yaktınız. Ama sonra bunun ne kadar yanlış bir karar olduğunu görünce şimdi çark etmek zorunda kaldınız. Ama oradaki devlet Amerika ve Rusya’nın çatışan çıkarları neticesinde Türkiye’nin burada vizyonsuzluğu ön plana çıkmıştır. Amerika geliyor Türkmenleri bombalıyor, Rusya geliyor Türkmenleri bombalıyor. Türkiye ise buna sadece seyirci kalıyor. Türkiye hava sahası ihlal ediliyor. Türkiye bugün uluslar arası alanda itibar kaybına uğramış durumda. Ama bakıyorsunuz öte yandan Türkiye’nin sınırları içerisinde bir itibarsızlık söz konusu.Biz her zaman şunu ifade ettik.Devletle vatandaş arasında görünmeyen bir otoriter vardır.PKK bu otoriteyi ortadan kaldırmak ister ,terör örgütlerinin tamamı.Ama 7 Haziran öncesi ve 7 Haziran sonrası yaşanan gelişmelere bakarsanız bu otoriteyi PKK’nın kaldırmasına gerek yok .Çözüm süreci adı altında ihanet süreciyle beraber bu otoriteyi devlet ortadan kaldırdı.Terör örgütünün burada propaganda yapmasına burada güçlenmesine imkan tanıdı.Yolların altı bombayla doldurulurken biz bundan haberdardık dedi .Özel görüşmelerinde veyahutta Oslo sürecinde Hamburg krizinde daha sonra İmralı ve kandil görüşmelerinin tamamında Türkiye’ye açıkça ihanet edilmiştir.Bunu her ne kadar yasal güvence altına almak isteseler de Türkiye’ye ihanet etmişlerdir.

 

“O İKTİDAR YERE BATSIN”

Bir milli iktidar geldiği zaman bununda hesabı sorulacaktır kendiliğinden. Şimdi bakıyorsunuz Suruç hadisesinin akabinde bombalı saldırının akabinde Türkiye’de bir terör hadisesi yaşandı.150 nin üzerinde güvenlik görevlimiz şehit oldu. Diyorsunuz ki bu hadise neden oldu, Sayın Bakan açıklama yapıyor Mehmet Müezzinoğlu diyor ki 400 vekil verseydiniz böyle olmazdı. Şimdi AKP iktidarı tek başına iktidarı elde edemedi diye bizim vatan evlatlarımız şehit düşüyorsa o iktidar yere batsın. Biz böyle iktidar istemiyoruz. Biz Türkiye’nin milli birlik ve bütünlüğünden taviz vermeyen, toplumsal onarım sürecini Türkiye’nin onurlu bir geleceğini inşaa etmek için terör örgütüyle mücadele etmeyin, terör örgütüyle pazarlık etmeyin, masaya oturmayın dedik. Bizi çözümsüzlükle itham ettiler. Ama bugün Türkiye’nin geldiği noktada herkes diyor ki başta Sayın Devlet Bahçeli olmak üzere Milliyetçi Hareket Partisi haklıdır, ne dediyse doğru çıkmıştır.30 sene silahla çözülmedi dedikleri terör aslında 6 senede pazarlıkla nasıl büyütüldüğünü ortaya serilmiştir.

“İKTİDARIMIZDA YEPYENİ BİR TÜRKİYE OLACAK”

Türkiye’de Milliyetçi Hareket Partisi 4 madde öne sürmüştür koalisyon için, bununda en baş şartı terörle müzakere son bulacak. Teröristle pazarlık son bulacak, terör etkin bir mücadele edilecek ve terör bitirilecek. Bu anlamda Milliyetçi Hareket Partisi’nin sahadaki kabiliyetini kimseye anlatmasına gerek yok. Herkes Milliyetçi Hareket Partisi’nin terörü bitirebileceğini ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tamamına eşit yaklaşarak ve tamamını terör örgütünden ve tüm tehditlerden koruyabileceğini çok iyi biliyor. Bununla beraber artık Türkiye’yi en iyi yönetecek partinin de sadece en iyi koruyacak değil en iyi yönetecek partide Milliyetçi Hareket Partisi’dir. Bu anlamda gerek ekonomik programımız, çiftçimize, köylümüze, askeri ücretlimize, yoksulluk sınırı altında yaşayan vatandaşımıza ne gibi imkânlar tanıyacağımızı seçim beyannamemizde ortaya koyduk. Bunu da bir hükümet programı haline getirip sadece yoksulları doyuracak bakın 17 milyon insan bugün yoksulluk sınırının altında yaşıyor ve sosyal yardımlarla ayakta duruyor. Biz sadece yoksulları doyuracak bir sistem değil aynı zamanda yoksulluğu bitirecek bir sistem üzerinde kafa yoruyoruz ve bunu hayata geçireceğiz. Milliyetçi Hareket Partisi iktidarında 1 sene içerisinde terör bitecek, askeri ücret 1.400 lira olacak ve Türkiye’de açlık sınırının altında hiç kimse kalmayacak. Bunu çok açık bir şekilde ifade ediyoruz ve bununla beraber Türkiye 1 sene içerisinde yepyeni bir Türkiye olacak. Terörle mücadele noktasında kendisine soruşturma açılan bütün devlet görevlilerini Milliyetçi Hareket Partisi iktidarı tarafından madalya takılacak. Terörle mücadele etmenin terörle pazarlık eden her kim varsa bununda hesabı sorulacak kendisinden.”dedi.