Kaderci değil kuralcı olalım!
Trafik kültürünün düşük olduğu ülkelerde çok fazla kasisi vardır.
Çok katmanlı bir yapıya sahip olan trafik güvenliği, hepimizi ilgilendiren ve ülkemiz açısından en önemli toplumsal yaşamsal sorunlarından birisidir.
Hem kendi hayatımızı, hem de başkalarının hayatlarını riske atabileceğimiz, risk oranı en büyük konular arasındadır aslında…
Ben trafik güvenliği için öncelikle başkalarının haklarına ve hayatlarına saygı duymamız gerektiğinin düşüncesindeyim.
Kişisel zaaflarımızı, sabırsızlıklarımızı, bencilliklerimizi mutlaka kontrol etmeliyiz.
Trafik kurallarına mutlaka uymalıyız.
Özellikle şu söze dikkat çekmek istiyorum “Bir şey olmaz”! Bu düşünceye kesinlikle kapılmamak gerekir, çünkü bütün trafik kazaları aynı düşünceyle ve saniyeler içinde olup bitmektedir.
Trafikte araç kullanırken, uymamız gereken kuralları önemsememiz gerekiyor. Telefon sigara vs. gibi gözümüzü angaje edip dikkatimizi dağıtacak eylemlerde bulunmak hem bizi hem aracımızdaki sevdiklerimizi hem de karşı taraftaki canları tehlikeye atmak olacaktır. Bunun bilincinde olup ona göre davranmamız gerekiyor. Ayrıca hatırlatmakta fayda görüyorum; Sigara dumanındaki nikotin ve karbon monoksit karanlıkta görmeyi zorlaştırdığını sıklıkla söylüyor uzmanlar.
Emniyet kemerini mutlaka kullanmalıyız. Bizim güvenliğimiz için yapıldığının bilincinde olmalıyız.
Mesleğim gereği gittiğimiz kazalarda “emniyet kemerin ”önemi ve güvenliğini çok net görebiliyoruz. Emniyet kemeri takmak birçok canı hayatta tuttuğuna şahit olduğumuz gibi, takmayanlarında canından olduğunu gördüğümüz gibi. Bu kader değil! Bu yaptığın işin bilincinde olmaktır!
Ana yola çıktığımızda neden sağa sola bakarız? Bakmayalım. Dümdüz çıkalım, kaderde ölmek yoksa ölmeyiz değil mi? Neden bakıyoruz? Kaderci olmak yerine kuralcı olmakta fayda var. Kader vardır lakin zevali de unutmamak gerekir.
Mevsim kış olduğundan, yağışa bağlı olarak yol kayganlaşacak ve görüş mesafesi kısalacaktır. Aşırı hız yapmaktan sakınmak gerekir.
Aracın lastiklerini mevsime göre kullanmak trafikte hepimizin güvenliğini sağlayacak lütfen ihmal etmeyelim.
Sisli hava koşullarında sürüş güvenliği için daha fazla fark edilmek için kısa farlar ve sis farları yakılmalıdır. Aşırı hız ve sollama
Yapılmamalıdır. Özellikle gençler! Korkusuzluğunuzun kanıtı aracınızın hızında değildir, aksine herkesin güvenliğini sağlamaktadır. Zarar ziyan edecek güç değil zayıflıktır.
Mesela geceleri hızınızı azaltın ve takip mesafesini arttırın...
Benim anladığım ve gördüğüm karanlıkta, diğer araçların hızlarını ve aranızdaki mesafeyi değerlendirmenin zorluğu.
Bakın,Trafik kültürünün düşük olduğu ülkelerde çok fazla kasisi vardır. Sebebi ise “Tabelayı okumak yetmiyorsa, okuduğunu anlamıyorsa, fiziksel engel ile durdurmak zorunda kalıyorsun” demektir.
Ülkelerdeki kültür seviyesinin özeti budur…
Bazı Ülkelerde olan üç boyutlu yaya geçidi Aydın'da yapıldı.Bu üç boyutlu yaya geçidi farkındalık yarattı,
siz ne düşünürsünüz bilemem ama benim çok fazla hoşuma gitti mesela. Estetik bir görüntü de sağlayan yaya geçidine gelen sürücüler yaya geçidini ilk önce bir barikat olarak görüyor ve yavaşlamak sonra da durmak zorunda hissediyor.
Sürücüler için optik yanılsama sağlayarak yavaşlamalarını daha sonra ise durmalarını sağlayan uygulama, sürücülerde yayalara karşı bir farkındalık da oluşturuyor. Sürücülerin yayalara gereken duyarlılığı göstermesini sağlayan yöntem, yaya geçitlerinin 3 boyut özellikli boyanmasıyla oluşturuluyor. Sürücülerin durmasını sağlıyor.
Trafik kurallarına uyalım! Hem kendimizi hem sevdiklerimizi hem de trafikteki herkesi koruyalım! Kaderci değil kuralcı olalım...
Trafikte hoşgörü ve sabırlı olalım...
SEVGİyle kalın...
Chenay Kobak
