Yapıştırıcının ilhamı kertenkelelerdir
Kertenkelelerin duvarlara ve tavanlara tırmanırken yer çekimine karşı duran milyonlarca minik tüycükten oluşan ayakları, bu canlının tavanlara yapışmasına imkân sağlar. Bilim adamları kertenkelenin bazı özelliklerini taklit ederek çeşitli alanlarda kullanılabilecek yapışkanlı bantlar üretmişlerdir.
Kertenkelenin duvara ve tavana tırmanmasını sağlayan tabanlarının altındaki tüycüklerden esinlenen araştırmacılar, geliştirdikleri materyalle oldukça güçlü bir yapıştırıcı üretmeyi başarmışlardı. ABD’de galonluk süt şişelerinde kullanılan plastikle aynı polipropilen fiberlerden faydalanılarak üretilen bu yapıştırıcı olan ve küçük bir posta pulu büyüklüğündeki bu malzemedeki fiberlerin tamamı zemine dokunmaz ancak yine de yaklaşık yarım kilo yük taşıyabilir. Amerikalı araştırmacılar, deneyler sırasında ağırlıkları günlerce taşıyan yeni yapıştırıcının kullandıkça daha da güçlendiğini belirtmektedirler.
Kertenkele ayağı, hayvanın duvarlara ve tavanlara yapışmasını sağlayan nano ölçüde tepe ve vadilere de sahiptir. Kertenkele ayağının bu özelliklerinden faydalanılarak hasarlı dokuya yapışıp tedavi eden, herhangi bir toksin ortaya çıkarmadan biyolojik olarak eriyebilen bir bant üretilmiştir. Tıpkı kertenkele ayağı gibi tepe ve vadileri içeren ve bu tepe ve vadileri saran ince bir yapışkan tabakası bulunan bant kalp, mesane ve akciğer dokusu gibi ıslak zeminlere de yapışmakta ve müdahaleye gerek kalmadan organik olarak kendi kendine eriyebilmektedir. Ayrıca bu sistem, gastrit bypass işlemleri sonucunda ortaya çıkan sızıntıların önlenmesi ve laparoskopik işlemlerde yara dikişlerinin değiştirilmesi gibi pek çok tıbbi uygulamada da kullanılabilecektir. Nano teknolojik yeni bantın, diğer yara kapatıcı bantlara göre iki kat daha küvetli olduğu ve ihtiyaç duyulan elastikliği sergileyerek farklı tıbbi tedavilere göre daha hızlı iyileşme sağlayabileceği de saptanmıştır.
