Anayasa Süreci Silivri’de Tartışıldı

Siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları, Silivri Belediyesi’nin oluşturduğu tarafsız platformda yeni anayasa düzenlemeleriyle ilgili düşüncelerini özgürce masaya yatırdı.

Anayasa Süreci Silivri’de Tartışıldı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

 

Silivri Belediyesi, Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) işbirliğiyle anayasa değişikliğinin tartışıldığı “Nasıl Bir Anayasa” konulu bir panel gerçekleştirdi. Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın ev sahipliği yaptığı panele; CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, SODEV Başkanı Erol Kızılelma, Belediye Başkan Yardımcıları, CHP Silivri Belediye Meclis Üyeleri, CHP Silivri İlçe Başkanı Hüseyin Şahin ve İlçe Yönetimi, MHP Silivri İlçe Başkanı Şenoğlu Türkyılmaz ve İlçe Yönetimi, ÖDP Silivri İlçe Başkanı Osman Muslu ve İlçe Yönetimi, BDP Silivri İlçe Başkanı İzzet Tezgez ve İlçe Yönetimi, AK Parti Silivri İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri, Eğitim Sen Silivri Temsilciliği, ÇYDD Silivri Şube Başkanı Mübeccel Çeşmecioğlu, Hacı Bektaş Veli Kültür ve Tanıtma Vakfı Silivri Şubesi Başkanı Tamam Köroğlu, Hacı Bektaş Veli Kültür ve Tanıtma Vakfı Silivri Şubesi Başkanı Tamam Köroğlu, Silivri Çevre Derneği Başkanı Ali Korsan, Silivri Birleşik Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Ali Tabakoğlu ve Yönetim Kurulu Üyeleri, çok sayıda eğitimci ve siyasi isim katıldı. SODEV Başkan Vekili Tülay Ateş’in panel başkanlığı yaptığı panele, Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Sevtap Yokuş, CHP Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Süheyl Batum, MHP Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz ile İstanbul Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel de konuşmacı olarak katıldı. 22 Ekim Cumartesi Günü Silivri Park Hotel’de düzenlenen panelde yeni anayasa süreci tüm yönleriyle masaya yatıldı.

 

IŞIKLAR; “TÜM KATILIMCILARA TEŞEKKÜR EDİYORUM”

Silivri’de farklı siyasi görüş ve düşünceye sahip bireylerin, bir arada özgürce düşüncelerini savunarak, bu olgunluğu göstermesinin çok önemli olduğunun altını çizen Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, şunları söyledi; “Silivri’de böyle bir organizasyon düzenlenmesi konusunda bizlere destek olan SODEV Vakfı’na teşekkür ediyorum. Anayasa konusu hep gündemde ve yıllardır tartışılan bir konu. Bu çok değerli hukuk metnini ilçemizde tartışabilme, farklı görüşmeleri paylaşabilme ve dinleyebilme, varsa kendi sorularımızı da sorabilmek için bu toplantıyı organize ettik. Anayasa ile ilgili bir konunun belediye ile ne ilgisi var diye düşünüldüğünde, aslında yerel yönetimlerin böyle bilgilendirme amaçlı toplantıları, düşüncelerin açıkça ifade edilebileceği platformları yaratmasının görevi olduğunu düşünüyoruz. Anayasa özellikle ülkemizde, o günkü ülkenin içinde bulunduğu konjonktürün getirdiği şartlarla oluşmuş ama maalesef katılımcı ve sivil bir anlayışla yapılamamış. Bugün gündemde bir anayasa tartışması var ve ilçemizde bu görüşe katılacak tüm siyasi partilerimize davet çıkardık. Ben tüm katılımcılara çok teşekkür ediyorum. Katılım bu demektir; burada farklı düşünceleri özgürce paylaşmak, tartışmak ve buna tahammül etmek. Böyle bir tahammülü göstermeyince, siz gözünüzü kapatırsınız dünya sizi görmez sanırsınız, tüm dünya sizi görür ama siz dünyayı göremezsiniz. Ben tekrar programımıza katılan tüm ilçe başkanlarımıza teşekkür ediyorum. SODEV’e ve Sayın Başkan’a da teşekkür ediyor, katkılarının devamını ümit ediyorum. Hepinize hoş geldiniz diyor, sevgiler saygılar sunuyorum.”

 

KIZILELMA; “HERKES ANAYASADAN BEKLENTİLERİNİ DİLE GETİRMELİDİR”

Başkan Işıklar’ın ardından söz alan, Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) Başkanı Erol Kızılelma konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Sevgili konuklar Silivri Belediyesi ile birlikte düzenlediğimiz bu organizasyona katıldığınız için hepinize teşekkürler. Sayın Başkan’a iltifatları için teşekkür ediyoruz. Yaşadığımız önemli bir dönemeçte, elimizden geldiğince toplumun esenliği yolunda çaba sarf ediyoruz. Sorunların çözümünün şiddet, silahlı mücadele ve terör olmadığını biliyoruz. Gencecik fidanların bu nedenlerle kaybı, içimizi acıtmakta, yüreğimizi yakmaktadır. Türkiye kurulduğu günden beri demokrasiyi hedeflemiştir. Demokrasi tarihimiz ne yazık ki darbeler, muhtıralar ve baskı dönemleriyle örülmüştür. 12 Eylül Anayasasının değiştirilmesi konusunda toplumsal bir mutabakat olduğu görülüyor. Yağmurdan kaçarken doluya tutulmamak için, baskıcı bir anayasa ile mücadele etmemek için bu sefer yoğurdu üfleyerek yemeliyiz. Bizim demokratik, özgürlükçü, sosyal bir anayasaya ihtiyacımız var. Bu anayasanın siviller tarafından yapılıyor olması, onu otomatik olarak demokratik ve özgürlükçü kılmaz. Demokratik ve özgürlükçü kılacak olan hazırlanışındaki izlenecek yoldur. Bu süreçte herkes düşüncelerini ifade etmeli, anayasadan beklentilerini dile getirmelidir. Bugün burada nasıl bir anayasa istediğimizi tartışacağız. Silivri Belediyesi’ne ve Sayın Belediye Başkanımıza programın gerçekleşmesi konusundaki katkıları için teşekkür ederiz.”

 

ATEŞ; “ANAYASA GERÇEK DEMOKRASİYİ GETİRMELİ”

Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’a ve Strateji Geliştirme Müdürlüğü’ne teşekkür eden Panel Başkanı SODEV Başkan Vekili Avukat Tülay Ateş; “Özellikle 12 Eylül darbesinden bu yana Türkiye’nin gündeminde hep bir anayasa değişikliği söz konusu oldu. Bütün partiler bu darbeci anayasanın değiştirilmesi gerektiğini söyledi ama biz otuz yıl o baskıcı anayasa ile yönetilmek zorunda kaldık. Oysa mecliste koalisyon halinde de olsa çoğunlukta olan partiler vardı. Yani bizleri, çok daha yıllar öncesinde, demokratik, ilerici bir anayasa ile yönetilebilme hakkına sahiptik. Politikacıların bunu bize fazla görmemeleri gerekiyordu. Umarım bundan sonraki anayasa tüm toplumun görüşünü yansıtabileceği, Türkiye’yi daha çağdaş, daha ileriye, batı standartlarında bir demokrasiye taşıyabilecek bir anayasa olur. Şimdiki gibi adını ileri demokrasi koyarak her türlü baskının yapıldığı bir demokrasi değil, gerçek bir demokrasi getirecek bir anayasa yapılmalı. Bugün bu konuyu tüm yönleriyle ele alacağız” dedi.

 

YOKUŞ; “1982 ANAYASASI BİREYİ YOK SAYDI”

Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Sevtap Yokuş, konuyu üç ayrı soru üzerinden ele alarak şu açıklamalarda bulundu; “Herkesin cebinde bir anayasa var, herkes bir anayasa hazırlığı içerisinde. Detaylar konuşulmadan önce ilkelerin oturtulması gerekiyor. Ben nasıl bir anayasa istiyoruz ve neden bir anayasa değişikliğine ihtiyaç duyuyoruz? Ve Yeni anayasa hangi yöntemlerle belirlenmeli? Sorularına yanıt vermek istiyorum. Neden yeni bir anayasa? Çünkü var olan anayasa 12 Eylül askeri darbe döneminde hazırlanmış bir anayasa. Asla tartışılamayan hatta bunun yasaklandığı, son şeklinin Milli Güvenlik Konseyi tarafından verildiği, özgürlüklerin son derece daraltıldığı, otoritenin de bir o kadar güçlendirildiği bir anayasa oldu. Deyim yerindeyse, 1982 anayasası bireyi yok sayan bir anayasa oldu. 1982 anayasasından bu yana bir takım olumlu düzenlemeler yapılsa da, özellikle özgürlüklerle ilgili sınırlamalar bugün hala varlığını sürdürmektedir. İşte bu nedenle yeni bir anayasaya şiddetle ihtiyaç vardır. Yeni anayasanın ilke olarak özgürlükçü, demokratik ve eşitlikçi bir içerik taşımasını özellikle bekliyoruz. Genel sınırlama değil, kademeli sınırlama yaparak, nesnel nedenlerle yapılan yasaklamalar yerine, daha objektif nedenlerle sınırlama yapılmalı. Yeni anayasada klasik hakların yanında, herkesi kapsayan sosyal haklara da yer verilmeli. Devletin yapılanmasıyla ilgili değişiklilere de yeni anayasa da ihtiyaç duyuyoruz. Yasama, yürütme dengesinin kurulması gerekmektedir. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, bölge yönetimlerinin yetkilerinin arttırılmasıyla ilgili değişiklikler yapılmalı. Bütün bunlar yeni anayasa askeri içerik olarak yer alması gereken koşullar. Hangi yöntemle yeni bir anayasa yapılmalı? İçerik anlamında demokratik bir anayasa, ancak demokratik bir usul izlenerek oluşturulabilir. Bundan yoksun bir anayasa asla demokratik gözükmeyecektir. Bu nedenle toplumun bütün kesimlerini içerisine almayan bir usulle hazırlanacak bir anayasa, demokratik bir anayasa olmayacaktır. Bugün usul, içerikten daha önemli bir hale gelmiştir. Askeri müştereklerde birleşmekten başka çaremiz yok.”

 

BATUM; “ANAYASANIN EN ÖNEMLİ UNSURU GÜVENCE OLMALIDIR”

CHP Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Süheyl Batum, yeni anayasanın güven üzerine kurulması gerektiğinin altını çizerek, toplumun hiçbir kesiminin güvencesi olmadığını söyledi. Batum; “Öncelikle bugün burada sizlerle özgürce düşüncelerimizi paylaşma imkânı sağlayan Belediye Başkanımız Özcan Işıklar ve SODEV yetkililerine teşekkür ediyorum. Değerli konuklar, bir diktatörlük anayasası geliyor. Kafalarındaki Amerika Birleşik Devletleri’nin bize kestiği diktatörlük anayasasına 12 Eylül’de el koyamadık, şimdi dur diyeceğiz. Bunların hepsi bir dümen. Biz bu oyunu bozacağız. Neden anayasa yapıyoruz? Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli ve tek sorunu güvendir. İnsanlara güvence vermek zorundalar. Kişilerin dokunulmazlığı, kişi hakkı ve güvencesi yok. 1980 yılı öncesi vardı, hatırlayın. Şimdi ise her şey Recep Tayyip Erdoğan’ın iki dudağı arasında. Çiftçinin, öğrencinin güvencesi var mı? Hiçbir kesimde tek bir güvence yok. Bana göre bu bilinçli ve istekli yaratılan bir durum. Bu şartlarda, bu anayasayla Türkiye’yi diktatörlük rejiminden kurtarmak mümkün değildir. Tayyip anayasa yapabilir mi? O ABD’nin kendisine biçtiği rolü oynuyor. Amerika’nın kuklası olan bu adamlar, ülkemizi Mısır ve Libya’ya dönüştürmeye çalışıyor. O toplumların da hiçbir güvencesi yok, çünkü hukuk yok. Türk anayasasının en önemli unsuru güvence vermek olmalıdır. Hiç kimse haksız yere, bilinmeyen nedenlerle tutuklu bırakılmamalıdır, basın özgürlüğü olmalıdır. Peki, anayasa değişikliği ile ilgili ne yapacağız? Biz usulün mutlaka yazılması gerektiğini savunuyoruz. Bu konuda Uzlaşma Komisyonu’na yetki verilmesi gerekiyor. Görüşler Anayasa Komisyonu’na değil, kabul edilmezse tekrar Uzlaşma Komisyonu’na getirilmeli. Kurulan Uzlaşma Komisyonu’na güvence verilmez ve Anayasa Komisyonu’na gidelim denirse, biz bu işin peşini bırakmayız. Üzerimizde oynanan bu oyunu, bahsettiğim bu güvenceyi sağlarsak bozabiliriz” şeklinde konuştu.

 

KORKMAZ; “ÖZGÜRLEŞME, SİVİLLEŞME VE DEMOKRASİ ESAS ALINMALI”

Anayasanın katılımcı bir çoğunlukla, demokrasi içerisinde hazırlanması gerektiğini ifade eden

MHP Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz ise; “Gündemin en önemli konularından biri olan anayasa ile ilgili Silivri’de böyle bir farkındalığın yaratılması çok önemli. Sayın Belediye Başkanımıza ve katkısı olan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Anayasanın yapılış yöntemi, içeriği kadar önemlidir. Sizin iradenizi yok sayan bir üsluba nasıl yanıt verirsiniz? Komisyonlarda ve Genel Kurulda bazı nezaketsizlikler yaşandı. Biz de hem usulden hem de esastan karşı çıktık. AKP, sadakat ve hukuk devletine saygı ilkelerini bir kenara bıraktı. Anayasayı kimseye sormadan, kendilerine göre değiştirmek istediler. 12 Eylül’den hesap soracağız dediler, anayasanın kuruluş felsefesini felç edecek öneriler getirdiler. Türk yargısı büyük risklerle karşı karşıya. Biz siyasi tutarlılık ve verilen sözlerin tutulmasını önemsiyoruz. Demokrasi bir hayat tarzıdır. Siz anayasa da ne değiştirirseniz değiştirin, en önemli şey demokrasidir. Anayasa geniş bir katılımla hazırlanmalı, tüm sivil toplum kuruluşları da bu işin içinde olmalıdır. Hazırlanan anayasa da, özgürleşme, sivilleşme ve demokrasi esas alınmalıdır. Tek bir partinin değil, milletin bütününe hitap etmelidir. Devletsiz bir sistemle karşı karşıyayız ve kaosa doğru sürükleniyoruz. Temel hak ve özgürlüklerin daha da güçlenmesini istiyoruz. Yeni düzenlenecek anayasada da, Cumhuriyetin kazanımları, sosyal hukuk devleti, laik düzen, üniter siyasi yapı, sınırlarımızın tartışılmazlığı ve teröre karşıtlık konusunda dik duruş bekliyoruz” dedi.

 

TÜZEL; “YENİ ANAYASA BİRLİKTE YAŞAMIN ANAYASASI OLMALI”

İstanbul Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel, yeni anayasanın ortak yaşamı savunmasını söylediği konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Hepinize tatil gününüzü evde dinlenerek geçirmek yerine, burada ülkemizi ilgilendiren son derece önemli bir konuyu bizlerle tartışarak geçirmeyi tercih ettiğiniz için teşekkür ediyorum. Yeni anayasa birlikte yaşamın anayasası olmalı. Bizi diktatörlük rejimi bekliyor bu açık da, acaba bizi nasıl bir anayasa bekliyor? Meclisteki partilerin uzlaşmaya yönelik çalışmalar yapması güzel. Anayasa ile ilgili olarak Uzlaşma Komisyonu’nun haricinde, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, sanat ve demokratik kitle örgütleri, toplumsal yapıların ve yapı taşlarının da söz sahibi olacağı geniş tartışma komisyonları kurulmalı. Bugün burada yaptığımızı daha geniş kitlelerle yapmak gibi. Peki tüm bu görüşmelere ve önerilere kim son noktayı koyacak? Sesimizin güçlü çıkması gerekiyor. Dur demenin yolu örgütlenmekten geçiyor. Acılarla dolu bir süreçten geçiyoruz. Terör yine yüreklerimizi yaktı diyoruz peki çözüm bulabiliyor muyuz? 24 tane can gitti, peki son yapılan harekât çözüm olacak mı? Yaşadıklarımızdan ders çıkararak, önce barışı sağlamalıyız. Yeni bir anayasa olacaksa, Kürt sorunu meselesini çözmemiz gerekecek. Savaşın belini kıracağız diyerek, gizli görüşmeler yapılmasın. Uzlaşmanın, bir arada yaşamanın bir yolu bulunmalı. Yeni anayasa, birliği, beraberliği, onurlu bir ortak yaşamı savunmalı. Gönlünüz emek ve demokrasiden yana olsun.”

 

IŞIKLAR KONUŞMACILARA PLAKET TAKDİM ETTİ

Gerçekleşen konuşmaların ve soru yanıt kısmının ardından Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, Belediye Başkan Yardımcısı Elif Bilici ve Strateji Geliştirme Müdürü Pelin Olcay tüm konuşmacılara plaket takdim etti. Başkan Işıklar, tüm katılımcılara ve konuşmacılara panele gösterdikleri ilgi için teşekkür etti.