'Cevabım 'evet' olsa bile yarını beklerim'

Silivri Sanayi Kooperatif Başkanı Ercan Çalışkan'la yaptığımız röportajda Silivri Sanayisini değerlendirdik. Esnafın ekonomik dengesini sağladığı bu alanın durumunu, eksiğini, yapılacak olanları konuştuk.

'Cevabım 'evet' olsa bile yarını beklerim'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Merhaba Başkanım, nasılsınız öncelikle?

Silivri Sanayi Kooperatifin en popüler başkanını biraz tanıyabilir miyiz?

Teşekkür ediyorum öncelikle, beni de düşünüp röportajınızda bana da yer verdiğiniz için ayrıca sözleriniz için de teşekkür ediyorum. 1965 Bulgaristan, Silistre doğumluyum. 1978 senesinde Türkiye’ye göç ettik. Silivri lisesinde okudum, askerliğimi yaptıktan sonra da Sanayiyle tanışmam oldu. İş arıyordum, napayım, ne edeyim diye düşünürken sanayide bir büfe üzerine böyle bir şey yapsam diye düşünüp dükkânı tuttuktan sonra da yavaş yavaş bu işte de ilerledik. O Zaman tabi sanayi sitesi Silivri’nin içerisinde çok dar bir alanda, sokaklar da dar esnaf sayısı da o zamanlar 35- 40 falandı.  Silivri eski sanayi dediğimiz yer de çok sıkışık bir yerdi. Bir kamyon geldiği zaman sokaklar tıkanıyor, dükkânların üzerinde de evler var, burada da oturanlar var yani Sanayiyle Silivri iç içe bir olay olsa Ambulans gelemez İtfaiye giremiyordu. O zamanki büyüklerimiz burayı düşünerek sanayi kooperatifi yapmış burada dükkânlar yapılmaya başlanmış, fakat çok ağır gidiyor. Ben 1990 senesinde işimi açtım. 1999 senesinde o zaman Selami Değirmenci başkan, bize birer ihtarname yolladı dükkânlar da bitmiş vaziyette. Baktık değerlendirdik burasının kalkınması lazım dedik ve Silivri içerisinde çok büyük trafik sorun oluyordu. Bizde tabi itiraz ediyoruz bu gelişme üzerine, yukarıya kim gelir çok uzak Silivri Sanayi’ye bu aynı potansiyeli müşteriyi orada bulamayız diye, burada bu işi yapamayız, zorlanırız, müşteriyi dağıtırız falan bütün esnaflar aynı tepkiyi gösteriyor. O ara biraz bocalama dönemi geçirdik ama bütün esnaflar yavaş yavaş çıkmaya başladı. Bende bir dükkân alarak buraya çıktım, şimdi de Allah razı olsun diyoruz. Bazı şeyleri zaman içersinde çok daha iyi fark ediyorsunuz, hayır dediğiniz şeyin doğru olduğunuzu görüyoruz zaman içerisinde. Esnaf sayısı çoğaldı, şuanda Silivri Sanayi Sitesi yerleşim alanı olarak, sokakların genişliği ferah çalışma ortamı ile Trakya üzerinde hemen hemen en güzel sanayi sitelerinden bir tanesi. Esnaflar rahat çalışma ortamı imkânı bulabiliyorlar. Yeni askerden gelen çıraklığını, kalfalığını burada geçirmiş olan arkadaşlar yeni dükkân açma şansı bulabiliyorlar.  Burada yaklaşık olarak bütün sanayiyi saydığımız zaman 650’ye yakın iş yeri var, tabi bunların hepsi dolu ama yeni gelen arkadaşlara iş imkânları, iş sahaları açılmış oldu.

Ülke ekonomisin en dinamik ve en üretken kesimi sanayidir. Türkiye de ve Dünyada ki, ekonomik dengesi için çok önemli bir yer olduğu doğru mudur sizce de?

Evet, kesinlikle çok doğru, çünkü biz burada ülkenin nabzını tutuyoruz. Krizin geleceğini ya da geldiğini biz sezebiliyoruz 650 ye yakın esnafımız var burada her gün de bir aradayız, genelde işler hafif durulduğunu zaman fark ediyoruz. Televizyonlarda ekonomistler çıkıp değişik yorumlar yapıyorlar, gelip birde sanayide ki nabza bakın diyorum, ekonominin nereye gittiğini, durduğunu, durmadığını daha iyi anlarsınız. Biz işin kabuğuyuz, seçimlerden önce durgunluk başladı seçimlerden sonra hareketlenme olacak diye söylüyoruz biz bu noktaları esnaflarla birlikte iyi tespit edebiliyoruz.

Sanayiden sorumlu birisi olarak burada ki esnafların beklentileri nelerdir?

En büyük beklentileri evine ekmek götürebilmek, para kazanabilmektir Şenay hanım. İnsanlar sizin yaptığınız hizmetleri görürler, sizin için onlar için de sevindirici olabilir ama bir noktaya kadar insanlar önce benim işim düzgün olsun, güzel para kazanayım o işler bana çok yarar sağlamıyor diyor.  Siz buraya 5 katlı bina yapın bunun içine istediğiniz her şeyi koyun ama o esnafa dokunabiliyor musunuz esnaf ona bakıyor. Ticari manada onun işine nasıl katkı sağlamışsınız yaptığınız çalışmalarla, sözleşmelerle, anlaşmalarla buraya müşteri çekebiliyor musunuz onlar için en büyük beklenti bu.

Sanayi’de gelip dükkân açmak isteyenlere ne demek istersiniz? Prosedür nedir? Yerleriniz dolu mu?

Şuan da dükkânları hepsi tamamen dolu ama zaman içerisinde iş değiştirenler oluyor, emekli olanlar oluyor, dükkânını kapatanlar oluyor bunu takip ettiği zaman bir iş yeri açabilir. Biz bu konuda yardımcı oluyoruz, bize geldiği zaman telefon numarasını bırakıyor biz burada iş yeri boşaldığı zaman iletişime geçiyoruz, işyeri sahibi ile görüşüyorlar. Çalışacağı, yapacağı işle ilgili bir tek kuralımız var Sanayiyle ilgili iş dalı olması gerekiyor. Geçmiş zamanlarda, ben burada bir kuyumcu açmak istiyorum diyenler oldu, tabi ki burada açamazsın bir kuyumcu ona izin verdiğimiz zaman yarın burada giyim mağazası açılır, bijuteri açılır esas meslek sahibinin önünü kesmiş oluruz. Sanayi’nin özünü korumamız gerekiyor bizim ve Belediyenin ortak bir kararı var sanayi dışında hiçbir işe burada ruhsat izin vermiyor.

İş kazalarını ele alacak olursak ne durumda? Türkiye genelinde ki iş kaza istatistiklerine baktığımız da korkunç bir oran görmekteyiz. Buradaki iş kazaları ne durumda? Gerekli bilgilendirmeleri yapıyor musunuz?

Sanayi sitesiyle ilgili Esnaf Odamız ile birlikte İş Sağlığı güvenliği yasalarının burada tanıtmak için toplantı salonumuza Esnafı davet ederek hatta onlardan dükkân dükkân dolaşarak şunu rica ettim bunun bilgisini, eğitimini esnafımıza verdik. Zaten kanuni mecburiyet de var, az orta, çok tehlikeli olarak iş dalları var İş Sağlığı ve güvenliği için gelen uzmanlar çeşitli eğitimler aldırıyor, biz de teşvik ediyoruz. Oranlara gelince Silivri Sanayimiz sıfıra yakın, çok uzun zamandır işle ilgili kaza ya da yaralanma olmadı, bunun olmaması için de gerekli tedbirleri almaya çalışıyoruz. Bu konuda çok iyiyiz övünebiliriz, sanayi sitesinde ki esnafımız da çok bilinçli, burada ki bütün tedbirleri kendileri alıyorlar, bizim en büyük beklentimiz inşallah böyle bir şey olmaz.

Üyelerinizden gelen talepler, Kanun ve ilgili mevzuat ile size verilmiş olan bu görev ve sorumluluk çerçevesinde müşteri beklentilerini eksiksiz, doğru ve zamanında karşılayabiliyor musunuz? Başkan olarak bu konuda ne diyebilirsiniz?

Ben göreve geldiğimden beri sanayi sitesini biraz buradaki yerli halka ve buradaki kurumlara tanıtabilmek için çok çaba sarf ettim. Bütün açılışlara, törenlere,  davetlere gitmeye çalıştım çünkü burasını göz önüne getirmemiz gerekiyordu. İnsanlar marangoz arıyordu marangozu nerden bulabileceğini bilmiyorlardı, ya unutmuş ya da tanıtım yapılmamıştı. Ben göreve geldiğimden beri sanayi içerisinden bilgiler veriyorum çok sayıda marangoz var, tamirci var lastikçi var iç dalları mevcut. Biz esnafı mutlu ediyoruz, mesela doğum günlerinde özellikle esnafla birlikte fotoğraf paylaşıyoruz hafta başlarında, Cuma günleri esnafla hayırlı işler fotoğrafı paylaşıyoruz, bunu paylaşırken de hep değişik dükkânlardan bunu yapmaya çalışıyorum o dükkânlarda ki işin de orada görülmesini sağlıyoruz. İş adamları derneği ile çok önemli görüşmeler yaptık, onlarda bu konuda her toplantı da gündeme getiriyorlar yaklaşık 400 küsur fabrikamız var bunların araçlarının göreve geldiğimizde toplantılarına katıldık davetlerine gittik, biz davet ettik. İlginç olan şey 400 fabrikanın belki 10 tanesi sanayi ile çalışıyor geri kalan hiç biri bizim sanayimize araç getirmiyor, İstanbul’a servislere gidiyorlar. Sorduğumuz da “güvencesi var gidiyorum” diyorlar. Servise gününde teslim ediyorlar, fiyatı belli, sanayi bunu kaldırabilir mi? Ben onlara şu sözü de verdim bir protokol yaparız, ben burada köprü olurum size verilen fiyat tekliflerinizi paylaşın,  ben bunun altında da fiyatlandırma vereceğimizi de tahüt ediyorum, güvencesini de veriyoruz eksik bir iş olursa ben buradayım tamamlattıracağım. Biraz iğneyi kendimize batıralım, yıllar önce yapılan hatalar var, artık bu hataların olması mümkün değil. O zaman ki arkadaşlar bazı hatalar yapmış, araç gelmiş parça değiştirildi denmiş ama değiştirilmemiş, çıkma parça kullanılmış bunu zaman içersinde müşteri görmüş bir başka yerde söylenmiş. Bir hata bin tane müşteri kaybettirir, bin tane doğru iş size bin tane müşteri kazandırmayabilir ama o bin müşterinizi korumanızı sağlar bu çok önemli bir hata her şeyi silip gider. Geçmişte yapılan bu hataların, eksikliklerin hala cezasını çekiyoruz, bu kadar iş yeri var burada bundan 10 sene önce de bu kadar iş yeri vardı, iş aynıydı on sene geçmiş iş aynı, çok fazla üstüne koyamamışız ama on sene önce Silivri’nin nüfusu 30.000’miş şimdi 160.000 düşünsenize araç da buna paralel olarak altı kat, yedi kat artmıştır yapılmış olan o yanlışlar insanları kaçırmış. Adam diyor ki ‘’Ben Çorlu’ya gidiyorum sürekli, Silivri Sanayisine getirmiyorum yıllar önce bir hata yaptılar bana ben bir daha oraya gelmem’’ şimdi bende bunları hep arkadaşlarla paylaşıyorum arkadaşlar, sakın bu hatalar bakın bizi nerelere getirdi bir daha böyle bir hata yapma şansınız yok, o işi çırağa bıraktınız o an belki ama son kontrollerinizi siz yapın muhakkak aracın başında durun, bir saat geç çıkarın ama düzgün çıksın.  Çatalca, Beylik düzü bizden çok fazla müşteri alıyor, Çorlu Sanayisi bizim Silivri’nin yarısından fazla müşterisini alıyor hâlbuki orası da aynı sanayi. Bir yanlış yaptığınız zaman o yanlışı silmeniz çok uzun yıllar alır o güvensizlik kolay telafi edilmez. O mana da çağrı da bulunuyorum sizler aracılığıyla artık insanların yeniden bize güvenmesi lazım Sanayi bizim, biz yan yana yaşıyoruz düğünümüzde cenazemizde birlikteyiz beraberiz o zaman buradan kazanıyorsak bura da harcamak zorundayız. Biz bu beklentinin içerisindeyiz, artık bize güvensinler gelsinler burada işlerini yaptırsınlar burada bir sorun çıktığı zaman biz köprü olacağız ben bunun sonuna kadar arkasındayım o arkadaşla gidip görüşürüm yapılacak ne varsa da onun telafisini yaparım artık burada ki halkımızın insanların dışarı gitmesini istemiyorum, bize güvensinler biz onlara layık olacağız merak etmesinler.

Silivri Sanayicimizin gelişebilmesi, strateji belirleyebilmesi açısından çok önemli bir kurum. Bu konuyla ilgili hedeflediğiniz, stratejik planlarınız var mı? Varsa nelerdir?

Evet var. Bizim burada ki en önemli stratejimiz yeniden o güveni sağlamamız lazım. Yapılan o hatalar artık tekrar edilmemesini sağlamamız gerekiyor. Ben bu manada zaman zaman paylaşımlar yapıyorum, yine de söylüyorum buradan çağrıda bulunuyorum ben buradayım her konuda anında müdahale edeceğim artık bize güvensinler. Silivri, Beylik düzü veya Avcılar gibi değil orada insanlar aynı apartmanda oturuyor birbirini tanımıyor ama biz burada sokağa çıktığımız zaman birbirimizi tanıyoruz, selamlaşıyoruz o zaman bunun iş hacmine yansıması lazım, madem birbirimizi iyi tanıyoruz,  selamlaşıyoruz, Silivri’de kazanıyoruz o zaman Silivri’de de harcayacağız. Birbirimize destek olalım, destekle beraber herkes daha mutlu olacaktır ben eminim.

Silivri’de nüfus yoğunlaşması söz konusu dolayısıyla sizin de bu durum karşısında geliştirmeniz gereken alanlarınız var mı?

Silivri nüfusuna oranla burada ki işletme sayımız çok yeterli, burada geldiğinde sıra bekle diye bir şey yok öyle bir şey olacağı zaman da farklı hizmetleri de getirdik esnaflarla da görüştük. Diyelim ki Devlet memuru, vergi dairesinde çalışıyor sabah telefon etsin arabayı kapısının önünden alıyoruz getirip bize bırakılıyor ya da ben koltuğumu kimseye oturtmam diyor arkadaşımız kendi aracıyla iş yerine bırakıyor. Aracın tüm bakımı yapılıyor, talepleri neyse yapıp arkadaşımızı alıp aracını teslim ediyor. Bir telefonla yapıyoruz bunu neredeyse bütün esnafımızda bu hizmet var. Bu hizmeti verip aldığı ücret çok cüzi bir rakam.

Sanayide ki eğitim durumu nedir? Belli periyotlar içerisinde Esnafla bir araya gelip gerekli bilgilendirme sunumlar yapılıyor mu?

Evet, biz zaman zaman bu konuda ki eksiklikleri tespit ettiğimiz zaman seminerler veriyoruz toplantı salonunda. Sorun şu ki esnaf buna çok fazla katılamıyor, katılamama sebebi işi olması ya da iş yoğunluğu. Bunu da şu şekilde atlattık; diyelim ki bir firma size ürün satıyor, onlar belli dönemlerde sattığı ürünlerle ilgili bilgi veriyorlar bu çok faydalı oluyor. O şekilde dengeyi sağlayabiliyoruz.

Silivri Sanayisinin çok pahalı olduğunu, sorunun giderilmesinin çok zaman aldığını ve bu vatandaşların İstanbul Sanayisini tercih ettiklerini söylesem ne dersiniz?

Bizim sanayimiz aslında pahalı değil. Servislerle kıyasladığımız zaman pahalı değil. Servisin bin TL’ye aldığı işi burada daha uyguna halloluyor. Geçmişten gelen bir şey o güven sanki servise verince sigortalıymış gibi serviste yaptırınca içi rahat ediyor.  Bizi kıyaslarken servis ile kıyaslasınlar, servisler insanları şöyle kandırıyorlar; aracınız beş yıl garantili ama aracınızı başkasına ellettirmeyeceksiniz. Motorda arıza çıkıyor kullanım hatası deniyor parasını alıyor garanti neyinizi kapsıyor sizin? Bakım zamanı burada da değişiyor, balata, buji, yürüyen aksayan, kayış, lastik değiştiriyorsun parayı alıyorsun neyi kapsıyor? Size aracı satıyor paranızı alıyor devamında da sizi sömürmeye devam ediyor. İnsanları kandırıyorlar, burada çok daha uygun fiyatlara yapılıyor bu işler. Sadece oraya gidince servis yazıyor buraya gelince Cafer Usta bu kadar.

Peki, Silivri Sanayisi’nin eksiklikleri var mı?

Günümüzün şartları eksiklik hep vardır, hep de devam edecektir. Biz çalışma koşullarını iyileştirmeye çalışıyoruz, eksikte değiliz. Esnaf gücüne orantılı olarak teknolojiyi kullanmak istiyor, son zamanlarda bu çok gelişti çok da güzel oldu. Hemen hemen bütün tamircilerimiz bilgisayar ortamına geçtiler aracınızı bilgisayara bağlıyor, arızayı bilgisayar gösteriyor. Bizde bu teknolojiye yetişirsek buraya çekimi daha da hızlandırırız diye düşündük ve yaptık.

Sanayi Esnafına değer veren bir sorumlusunuz, peki iyi günde olduğu gibi de kötü günlerinde de yanlarında mısınız?

Tabi ben bu soruyu cevaplayacağım ama esnafımız bunu daha iyi cevaplar. Ben elimden geldiğince yanlarında olmaya çalışıyorum, burada çok dar bir alandayız kötü günlerimiz, zamanlarımız oluyor biz yanlarında olmaya çalışıyoruz, elimizden geldiğince. Ben zamanımın yüzde ellisinden fazlasını dışarıdaki sorunlarla da geçiriyorum, bir esnafımızın belediyede bir sorunu olmuş, sorun yaşamış bana Başkan bana nasıl yardımcı olursun dediğinde ben görüşerek nasıl bir sonuca varacağımızın takipçisi oluyorum. Biz burada aile olduk ben burada görevimi yaparım akşam beşte çıkar giderim demiyorum.

Ekonominin merkezinde insan vardır ister yöneten ister yönetilen olsun, lakin şartların iyi olması çalışanların morallerinin iyi olması ekonominin yönünü değiştirdiği aşikâr. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Tabi ki, kesinlikle, ben de bundan dolayı güne çok erken başlıyorum. İş yerinden çıkmam geç oluyor mesela sanayinin içerisinde dolaşıyorum, bakıyorum, hayırlı işler diyorum, morali bozuksa soruyorum. Biz artık burada bir aile gibi olduğumuz için bu tip konuları ben gözlemleyebiliyorum birde bir şey olduğu zaman çok yakın olduğumuz için hemen diğer arkadaşlardan bunu öğrenebiliyoruz. Motivasyon çok önemli tabi hani bu konuda çok fazla bir şey yapabiliyor muyuz belki yapamıyoruz ama bunu sormamız bile iyi oluyor. Bunun müşteriye yansımaması için o anda olabildiğince o arkadaşa moral vermeye çalışıyoruz.

Hükümet duran yavaşlayan ekonomiyi hareket geçmek için herkesi biraz rahatlatmak adına tedbirler aldı bunun mesela piyasaya kredi yoluyla para salmak gibi, siz sanayi olarak bu rahatlamayı hissettiniz mi?

Şimdi biz bu rahatlamayı hissedemedik, sebebi de devlet para miktarını yükseltiyor fakat en büyük sıkıntı, diyelim ki bir arkadaşımız kredi alacak müracaat ediyor evraklarda iki tane kefil ve ipotek isteniliyor, adam bir duraksıyor kefiliniz esnaf olacak ya da son beş yılı SSK’lı olması şartı var. Şimdi bu dönemde ben size soruyorum kim kime kefil oluyor? Ben şimdi buradan devlet büyüklerimden rica ediyorum kefil olayını bir kaldırın, çünkü esnafı dilenci yerine çeviriyoruz. Esnafın itibarı düşüyor, kefil bulduk ipotek eve gidiyor hanımıyla kavga ediyor evdeki huzuru bile bozuyoruz. Biz küçük esnafız, bize 500 verme de elli ver, ama bazı prosedürü başka türlü yapın.

İki dönem başkansınız, o günden bugüne neleri değiştirdiniz ya da neleri değiştireceksiniz? Plan ve projelerinizi paylaşır mısınız?

Ben bu konunun çalışmasını yapmadan ayağımıza kimse bir şey getirmeyeceğin bilincindeyim. Her şeyi de ben üstelenmek istemiyorum, esnafların da görüşleri talepleri oluyor. Biz öncelikle, buraya bir dikkat çektik buradaki yönetimin, iş dallarını her yerde tanıttık. Her davet edilen yerde burayı temsil etmek için katıldık, bizim bir toplantı salonumuz ve yönetim binamız yoktu. En büyük hizmetlerimizden biri de şuan bu bulunduğumuz bina. Benim göreve başladığımdan yaklaşık 6 ay sonra kazmayı vurup gerçekleştirdik. Çok övünerek söyleyeceğim bir şey var burada, esnafımızın cebinden bir kuruş çıkmadı, bununla ilgili esnaftan ödeme almadık.  Belediye Başkanımız Özcan ışıklar benim ürettiğim projeye destek verdi desteği vermesiyle birlikte binanın yapılmasını sağladı.  Bu konuda kendinse de çok teşekkür ediyorum. Sanayimizin içerisinde 32 tane kameramız var her alanı büyüterek o alanı görebiliyoruz kayıt altında bunlar, 3 tane de güvenlik görevlimiz var. Akşamları bütün kapılar kapanıyor tek giriş çıkış mevcut, burada kayıt altında kamera sistemi ile bütün plakalar kayıt ediliyor. Esnafın daha güvenli ve daha huzur içersinde çalışmasını istiyoruz bu yönde de çalışmalarımız devam ediyor.  Sanayi sitemizin içerisine sokak lambaları koydurduk, akşam sanayi sitesine gelirseniz daha güzel ve parlak bir Sanayi Sitesi göreceksiniz bu konuda BEDAŞ’a da teşekkür ediyoruz.  Bizim E-5’ten bir girişimiz yoktu, önceden sanayi sitesine girecek olan arkadaşımız Maxi’ ye gidip yan yoldan dönüp sonra sanayi sitesine giriyordu bu da müşteri kaybetmemizin sebebiydi Karayollarının desteğiyle de buraya bir giriş açtık.

Kimsenin bilmediği ve bizimle paylaşabileceğiniz 2018 için plan ,projelerinizi bize özel olarak anlatırımsınız?

Tabi ki. Şöyle, kafamızda plan projelerimiz var, biz de çok fazla sahiplenmeyelim bunu ama Esnaf Odası Başkanım değerli dostum Nuray Koçer ile birlikte Esnaf Odamızın burada bir okulu var, çıraklık eğitim merkezi diye. Nuray Koçer Başkanımla seçimden öncede görüşmüştük, bende çok destek veriyorum kendisine ve yakında burada bir ambulans olayı gerçekleştirecek. Selimpaşa da ki 15 ambulansın 7 tanesi buraya gelecek bu sadece sanayiye hizmet değil, yolda gerçekleşmiş olan bir kazaya da buradan müdahale edecekler.

Sadece esnafları kapsayacak bir düğün salonu projemiz var, Belediye Başkanının da bir çözüm üreteceğini düşünüyorum bize. Sanayinin etrafında bir yer düşünüyoruz, Esnafımıza çok büyük katkı sağlayacak. Esnafımızın yapacağı düğün nişan gibi organizasyonlar bunu çok cuzzi bir rakamla yapmayı düşünüyoruz. Benim bir projem var mesela bunu da dile getireyim, bazen beyin jimnastiği yapıyorum da ve Sanayi sitenin içine bir spor salonu yapmayı düşünüyorum. Esnaflarımın akşam iş çıkışı eve gitmende önce yapacağı bir spor salonu düşünüyorum. Spor aletleri döşemeyi planların içinde, artık esnafımın her şeyden yararlanmasını istiyorum.  Tabi yer sorunumuz var sanayimizde, yer çok ama yeşillik alan bunun alt yapısını zeminini belediye ile çözebilirsek bunu tamamen üstleniyorum ve bunu gerçekleştirmeyi istiyorum.

İşinizi seviyorsunuz, peki bu alanda başkan olmak zor mudur?

Tabi zor, keyifli tarafları da var elbette. Yaptığım işle alakalı altı da sanayideyim, insanlarla iç içe yaşıyoruz bu insanların olduğu yerde devamlı önünden geçiyoruz birebir sıkıntısını size iletiyor. Esnaf kızdığı anda onu bana söyleyebiliyor. Başka alanlarda ki esnaf kızsa bile bunu kendi sorumlusuna dile getirmesi ne zaman karşılaşırsa o zaman oluyor. Bunun iyi tarafı da var, alıyorsun tepkiyi yardımcı olabiliyorsun. Burada 650 tane esnaf var her gün 2-3 tane doğum gününe denk geliyoruz. Burada olamıyoruz bazen, o doğum gününü atlıyoruz atladığımızda komşuya bir gün önce geldin benimkine gelmedin diyor yetişebilmek de zor tabi ama ben seviyorum ve yetişmeye de çalışıyorum.

Burası çocukların korkutulan bir yeri gibi gösterilmesi hakkında ki düşüncelerinizi alabilir miyim? Dersleri kötü olan bir çocuğa babası, okumazsan  yılında Almanya'nın yaptığı hatayı yapıyoruzsanayiye diye korkutulabiliyor bunu nasıl karşılıyorsunuz?

Baba onu söylerken kötü manada söylemiyor ama onu biz öyle algılıyoruz. Çocuk branşına göre kafası eğer elektrik üzerine çalışıyorsa ona merakı varsa bırak gelsin sevdiği iş dalı üzerinde ilerlemesinin önünü kesiyoruz. Çocuk okulda çok başarılı olmayabilir, buraya geldiğinde çok güzel marangoz, çok güzel tornacı olabilir. Bunun önünü kesiyoruz, Sanayi öyle korkutulacak bir yer değil tam tersine meslek öğreneceği kendini geliştirebileceği bir yer. Çok başarılı esnaflarımız var, başarı sadece eğitimde değil ki insanlar kendini okuyarak geliştirmezler, bu yeterli değildir, dışarıda sokakta oturduğu kahvede sahilde kitap okuyarak, televizyon okuyarak sohbet ederek de kendini geliştirebilirler.

Burada çırak kalfa kavramı nasıl gelişiyor yetiştiriyor musunuz? Size gelen çocuklar var mı?

Bundan 5-6 sene öncesinde eğitim 11 yıl mecburi idi eğitimde. Dolayısıyla çocuk ortaokulda zayıfı olduğundan bundan bir cacık olmaz deyip alıp bizim ustanın yanına veriyordu aile. Biz onları yetiştiriyorduk.Ama şuan böyle bir şey yok. Devletimiz yanlış yaptı, şimdi burada şapkayı önümüze koyacağız ve yanlışımızı göreceğiz.Türkiye'de  Devlet okulununda dersleri kötüyse çocuğun bu seferde özel okula yazdırıyorlar hata burada başlıyor.Zorla okutmaya çalışılacağına çocukta ki yeteneği keşfetmek gerek diyorum. Herkesi Üniversite mezunu yapmak istiyoruz,  üniversite mezunu arkadaşımız masa başında iş istiyor Adliye Belediye istiyor iyi de egzozu kim değiştirecek, diğer işleri kim yapacak peki?Aile okutmak istiyor anlıyoruz ama burada da meslek sahibi olabilirler.Şu zamanlarda tam bir üniversite ordusu yaratıyoruz.1970 yıllarında ki Almanya'nın yaptığı hatayı yapıyoruz.Sonunda Almanya 3 bin Türk'ü aldı çünkü inşaatta büfelerde,kafelerde çalışacak insan bulamadı.Çünkü herkes onlarda üniversiteliydi.Aynı hata yapılmakta.

Çocuğun diyelim elektrik üzerinde bir ilgisi söz konusu, anne baba gözlemledi size gelip söyleyebilirler mi, bu konuda aydınlatırımsınız bizi?

Keşke gelseler, ama bize böyle gelenler yok önü eksildi bu işin. Çocuk başarısızsa bize gelme şansı kalmıyor devamsızlıkta polis hemen peşine düşüyor ailesine ceza kesiyor. Bunun hapis cezası bile var çocuğunu okula göndereceksin. Eskiden burada çıraklık okulu vardı çocuk geliyordu hem işi öğreniyordu hem de bir gün eğitime alıyorduk Milli Eğitimden Gelen öğretmenler vardı eğitiminin yanında 5 gün de yaptığı iş dalı ile ilgili burada ustasının yerinde öğreniyordu.Ama artık böyle bi şey sözkonusu değil. 5 sene 10 sene sonra belki usta bulmakta çok zorlanacağız...

Mesela çevre düzenlemesi ve güzelleştirmesi açısından ben sanayideki eskiyen araçları çürümeye bırakılmak yerine onların sanayinin etrafına içine toprak koyarak değişik mevsim çiçekler dikilerek dizilmesini çok isterim. Hem görsel olarak hem de daha sıcak görünmesi açısından demirler soğuktur ama onları da ısıtılabilirler diyorum siz ne diyorsunuz?

Ben de bunu görüşmüştüm ama burada yasa elimizi kolumuzu bağlıyor Şenay Hanım.  Diyelim ki yolda araç bir kaza yapıyor, ölmüş ise arkadaşımız, aracını sanayiye getirip bırakıyorlar.Devamında da bu arkadaşımızın başına bir şey gelmiş aracı düşünmüyor ise , senelerce bu araç  bizde kalıyor ama ben alamıyorum. Adam 15 sene sonra bile gelip aracını alabiliyor, hurdaya veriyor onun bir sahibi var ruhsatı var para ödenmiş. O yüzden alıp çiçek bile ekemiyoruz bu aracın içine. Geçen ay belediyemiz de sağ olsun bu araçları Kavaklıdaki Belediyenin deposuna çektik gelen sahipleri kimlik karşılığında oradan teslim alabiliyorlar.

Sanayiyle ilgili sorularımız bu kadar biraz özel sorular soralım Başkanım?

 Sizi önümüzdeki yıllarda siyasette görecek miyiz? Ya da var mı böyle bir düşünceniz?

Bana en çok sorulan bir soru bu aslında. Tabi sizi siyaseti istemeniz çok fazla bir şey değiştirmez siyasette sizi isteyecekler. Ben siyaseti çok istiyorum demem bir şey değiştirmez. İşimi seviyorum, siyasetin de içindeyiz görevimizden dolayı ama bu konuda istenen biri olmak lazım. Şu ana kadar böyle bir teklif almadım. Olursa da değerlendiririz tabi ki. Sonuçta Silivri söz konusu.

Silivri’de siyaset yapanları nasıl görüyorsunuz?

Buradaki iletişimi güzel buluyorum İstanbul’da ki ya da diğer ilçelerde bu yok gibi bir şey. Burada herkes birbirini tanıyor ve her gün iç içeyiz herkes Silivri için çalışıyor Silivri de daha güzel şeyler yapmak istiyor. Ben buradan baktığım kadarıyla Özcan Başkanın üzerindeymiş bütün yük gibi hissediyorum, her şey onun omuzlarında görüyorum. Meclis üyelerinde bir pasiflik var, gelip te ayda bir kere meclis toplantısını katılacaksan çok faydalı olamazsın.

Size Atatürk desem?

Ben Atatürk aşığıyım, biz Atatürk ile büyüdük odamın etrafına bakarsanız da Atatürk ile doludur. Atatürk’ten başka bir şey tanımıyorum.

Peki, kadın desem?

Önce annem aklıma gelir, bizi dünyaya getiren insan kadın. Düşünsenize bizimle bebekliğimizden beri kendini kurtaracak yaşa kadar fedakârlık yapıyor, uyumuyor bütün hayatını fedakâr ediyor sizin için. Hayatının en güzel yıllarını size veriyor. Bir anımı paylaşım sizinle. Bulgaristan’a gittik orda bir sohbet açıldı nüfusun düşmesiyle alakalı olarak, orada bir kızcağız vardı dedi ki; “biz hayata dünyaya bir kere geliyoruz ben 18-20 yaşımda evlendiğim zaman bir çocuğun eğitimiyle bakımı 15 -17 sene, ben 20 ve 30 yaşlarımı yani en güzel yaşlarımı çocuk bakarak geçireceğim ondan sonra da zaten ömrüm geçmiş olacak ben kendi hayatımdan fedakârlık etmek istemiyorum” demişti. Düşünün yarı bir ömrünü çocuklarıma adayan bir varlık.

Ofisinizde müzik dinleyebiliyor musunuz? Biliyorsunuz ki bu da bir terapidir. Dinliyorsanız türü nedir?

Evet, arabaya bindikçe, pop slow değişiyor, çünkü başka zaman müzik dinleme şansım çok olmuyor. Ofisimizde esnafa saygımdan dolayı dinlemiyorum. Çünkü adamın bir sıkıntısı var buraya sorun için gelmiş ben müzik dinlediğimde başkanın keyfi yerinde diye düşünebilir. Birde sorunu çözemiyorsundur o anda elinden bir şey gelmiyordur onu umursamazlık olarak algılanabilir düşüncesiyle dinlemiyorum.

Ciddi bir sorumluluğunuz var yorgunluğunuzu nasıl atıyorsunuz?

Zaman zaman bunalınca soluğu Bulgaristan’da alıyorum. Akşamüzeri hanıma telefon ediyorum çantamı hazırla diye, atlayıp Burgaz’a gidiyorum. Dolaşıyorum yalnız şehirde kimseyi de almıyorum giderken, hava alıyorum cafeye gidip bir şeyler içiyorum. Sabah erken kalkıyorum eşofmanlarımı giyip sahilde dolaşıyor spor yapıyorum, kahvaltı yapıp öğlenden sonra geri geliyorum. Önemli kararlar almadan önce mutlaka bunu yaparım çünkü cevabım kesinlikle evet olduğu durumlarda bile cevap için yarını bekliyorum. Hata yapmamak için bunu değerlendiriyorum.

Dostluk?

Çok güzel bir şey, ben burada çok güzel dostluklar kazandım. İnsanların gözlerinden de hissediyorum bana olan sıcaklıklarını, güvenlerini, dostluklarını ve bu durumdan mutluyum…

Eğitim?

Eğitim şart diyoruz ama bunu artık kaldıralım eğitim her yerde vardır biz toplum olarak eğitimi kâğıt kalem alıp okula gidecek olarak görüyoruz, eğitim her yerde var kendini geliştirmek istedikten sonra her yerde eğitim alabiliriz. Sadece kâğıt kalem olarak görmemeliyiz.

Aile?

Aile kutsaldır, insanlar evinde mutluysa işinde de mutludur, evinde sorun varsa çalışma ortamına da bu yansır. Mutluluk aileden gelir.

Kadına şiddet?

Ben buna şaşırıyorum, insanlar nende böyle bir yola başvuruyorlar. Bunu zayıf olan insanlar yapar, konuşarak o kadar güzel çözülür ki problemler ben kınıyorum bir erkeğe bunu hiç yakıştıramıyorum. Bu medeni çağda bunların yaşanmasından utanç duyuyorum. Eskiden bayanlar Sanayiye gelmezdi Sanayi deyince insanların en çekindiği yerlerden biriydi burası. Ben bir yerde karşılaşıyorum mecliste falan bize de bir kahve içmeye bekliyorum diyorum, ama bayanlar orası sanayi başkanım siz gelirsiniz diyorlar. Arkadaşlar bu önyargıyı kaldıralım, bayan sanayiye gelmez diye bir şey yok. Bizim sanayimizde şu anda 70 küsur bayan çalışıyor. Çoğu dükkân da sekreterimiz var çalışan parça, yedek parçacımız var Demet Korsan Hanım mesela genç bir bayan yeni evlendi parçacılık yapıyor. Aysun Karasu Akçay, yağcı dükkân işletiyor. Dilek Dönmez bir işletme sahibi çok bayan arkadaşlarımız var. Burada herkes alın eriyle ekmeğinin peşindedir.

2018 için dileklerini rica ediyorum son olarak ve bize vakit ayırdığınız için çok teşekkür ediyoruz Başkanım

2018’in öncelikle Esnaflarımıza sonrasında bütün Silivri’mize huzur mutluluk barış ve tabi ki esnafımızın iş potansiyelinin artmasını bekliyorum. Biraz önce mutluluk dedik ya, eğer işin çok güzel gidiyorsa para kazanılırsa işinden o verimi aldığında insanlar zaten o mutluluğu kendiliğinden yakalayacaklardır evine de dışarıya da yansıtacaklardır. Bereketli bir yıl olsun diliyorum.

Bugün sevgililer günü ve herkese şunu söylemek istiyorum:

Sevmek bir gün değil bir ömür boyu olmalı, sadece insanla sınırlı değil doğaya, hayvana, evrendeki tüm canlılara sevgiyle yaklaşmalıyız…

Size de bu fırsatı bana verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum. Birde bu röportajı seninle de yapmam ayrı bir mutluluk verdi bana çünkü hemşerimsin benim. Teşekkür ederim.