Büyüyen geniz eti ve bademcik ders başarısını olumsuz etkiliyor

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Şenol Acar, zamanında tedavi edilmeyen bademcik ve geniz etinin, çocuklarda işitme kaybı ve derslerde başarısızlığa sebebiyet verdiğini söyledi.

Büyüyen geniz eti ve bademcik ders başarısını olumsuz etkiliyor
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Şenol Acar, zamanında tedavi edilmeyen bademcik ve geniz etinin, çocuklarda işitme kaybı ve derslerde başarısızlığa sebebiyet verdiğini söyledi.

Acıbadem Bursa Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Şenol Acar, çocuklarda horlama, ağzı açık uyuma, uykuda diş gıcırdatma, baş ve boyun bölgesinde aşırı terlemenin genellikle sadece uyku ile ilgili bir sıkıntı olarak görüldüğünü, halbuki bu belirtilerin vücudun bağışıklık sisteminde rol oynayan bademcikler ve geniz etinin normalden büyük olmasından kaynaklandığını ifade etti. Acar, "Dilin kökünün iki yanında bulunan bademcikler ile burun boşluğunun arkasında yer alan geniz eti, vücudun bağışıklık sisteminde rol oynar. Bademcikler ağızdan bakılınca görüldüğünü ancak geniz etinin burundan endoskopik kamera ile girilerek görüntülenebilir. Bademcik de geniz eti de her çocukta vardır. Çocuk büyüdükçe bademcik ve geniz etinin gerilemesi, küçülmesi gerekir. Ancak her çocukta bu gerileme görülmez. Geniz eti gerilemez ve büyük kalırsa buna adenoid hipertofisi yani geniz eti büyümesi denir. Tonsillerin büyük olması, yutma, beslenme ve konuşma sorunları yapar. Uykuda hava yolunu kapatarak hırıltılı solunum, horlama ve uykuda nefes durmasına (uyku apnesi) sebep olur. Ayrıca tonsil üzerinde biriken yiyecek ve doku artıkları ağız kokusu ve hijyen bozukluğuna sebep olur. Adenoid dokusunun büyük olması her şeyden önce burun tıkanıklığına yol açar. Bu hastalarda ağzı açık uyuma, ağızdan salya akması, diş sıkma ve diş gıcırdatma, dönerek uyuma, baş ve boyun bölgesinde aşırı terleme ve horlamaya yol açar” dedi.

Geniz etinin büyüklüğünün orta kulakta havalanma bozukluğu ve buna bağlı kulak zarında çökme, orta kulakta sıvı birikmesi, işitme kaybı, iletişim bozukluğuna yol açtığını ifade eden Dr. Acar, "Kreş veya ilkokul döneminde bu sorunların fark edilmemesi halinde çocuklar hırçın, ilgisiz ve asosyal olarak etiketlenmektedir. İşitme azlığı sebebiyle derslerinde başarısız olabilir. Ağzı açık uyuma diş, çene ve yüz kemiklerinde gelişim bozukluğuna neden olur. Bu bozukluk ortodontik diş tedavisi (tel tedavisi) gerektirebilir. Ayrıca büyük geniz eti bir enfeksiyon odağı olup tekrarlayan boğaz iltihabı, öksürük ve alt solunum yolu hastalıklarına yol açabilir” diye konuştu.

Bağışıklık sisteminde rol oynadığı için ameliyat kararını vereden önce çocuğun belli bir süre takip edilmesi gerektiğine dikkat çeken Dr. Acar, "Geniz etinin nefes almayı bozacak kadar büyümesi ve kulaklarda sıvı birikimi olması, sık orta kulak enfeksiyonu olması. Bademciklerin hava yolunu tıkayacak ve yutmayı zorlaştıracak kadar büyümesi. Çocuklarda kilo alımı ve boy uzamasında duraksama. Sık sık bademcik, sinüzit ve alt solunum yolu enfeksiyonuna yakalanma. Ağzı açık uyumaya bağlı diş çürükleri ve dişlerin çarpık çıkması. Bademcik üzerinde ağız kokusuna sebep olabilecek şekilde sık sık birikim olması. Lenfoma ya da başka kötü huylu hastalık belirtisi olabildiğinden bademcik dokusunun tek taraflı büyümesi takip edilmelidir" dedi.

Genel kanaatin bademcik ameliyatı için üç yaşın, geniz etinin alınması için bir yaşın beklenmesi yönünde olduğunu Dr. Şenol Acar, “Çocuk büyüsün diye daha uzun beklemek hastaya zararlı olabilir ve tedavi başarısını düşürebilir. Her iki ameliyat da genel anestezi altında yapılmaktadır. Bademciklerin alınması özel bir alet yardımıyla organların etrafındaki kapsül ile birlikte çıkarılması şeklinde olur. Bu özel alet, kanama riskini azalttığı gibi operasyon sonrası ağrı oluşumunu da minimuma indirir. Geniz eti ameliyatı ise büyümüş dokunun kazınması şeklindedir. Ameliyatta tampon konmaz, ameliyat sonrası tampon alınması gibi bir süreç olmaz” şeklinde konuştu.