Dijitalleşmenin Yabancı Dil Eğitimindeki Etkisi

Odak Okulları Yabancı Diller Koordinatörü Ayla Sarvan Yanko, uzaktan eğitim sürecinde yabancı dil eğitiminin nasıl olması gerektiği ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Dijitalleşmenin Yabancı Dil Eğitimindeki Etkisi
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Odak Okulları Yabancı Diller Koordinatörü Ayla Sarvan Yanko, “Dijitalleşmenin Yabancı Dil Eğitimindeki Etkisi" konulu makalesiyle uzaktan eğitim sürecinde, yabancı dil eğitiminin nasıl olması gerektiği ile ilgili açıklamalarda bulundu. 
Ayla Sarvan Yanko’nun yaptığı açıklama şu şekilde;
“Son günlerde yaşamış olduğumuz Covid 19 virüs salgını sebebiyle uzaktan eğitim modeli hemen hemen bütün çocuklu ailelerin evlerinde birinci gündem haline gelmiştir. Matematik, Türkçe, hayat bilgisi, hatta spor ve sanat konuları bu sisteme dahil edilmeye çalışılmaktadır ki, hem öğrenciler hem öğretmenler kısmen çok yeni bir eğitim anlayışıyla beklenmedik bir hızla karşı karşıya kalmışlardır. 
Söz konusu derslerin yanı sıra, yabancı dil eğitimi de öğrencilere dijital ortam vasıtasıyla sunulmaktadır. Bu başkalaşım periyodunda, özellikle İngilizcenin diğer branşlara göre online eğitim anlayışına daha kolay adapte olduğu gözlenmektedir. Dünya üzerinde İngilizcenin birinci yabancı dil olarak öğrenilmesinin çok yaygın olması nedeniyle, içinde bulunduğumuz olağan dışı süreç öncesinde online eğitim platformları birçok okulun müfredatına dahil edilmişti. Söz konusu dijital sistemler öğrencilerin okulda yüz yüze almış oldukları eğitimin tamamlayıcısı olarak, özellikle duyduğunu ve okuduğunu anlama becerilerinin pekiştirilmesine yönelik olumlu sonuçlar vermektedir. Birçoğu uluslararası alanda kabul gören eğitim içerikleriyle zenginleştirilmiş olan bu sistemler öğrenciler nezdinde hızla kabul görmüştür; zira günümüz çocukları Z kuşağı bireyleri olarak bu gibi öğrenme seçeneklerine daha sıcak bakmaktadırlar. 
Öğrenciler dijital içerikler vasıtasıyla öğrendiklerinde motivasyonları yükselmektedir ve bu da eğitimciler açısından avantaj sağlamaktadır. Yine de dijital öğrenme etkinlikleri bilinçli biçimde derslere entegre edilmelidir. Her ne kadar bu sistemin sağlamış olduğu hızlı bilgi akışı öğrencilerin doğal tercihi haline gelmiş olsa da bu koşul etkili öğrenme sürecini her zaman olumlu etkilememektedir. Tam öğrenmenin gerçekleşebilmesi için öğrencilerin bilgiyi sindirmesi, bolca okuyarak, yazarak ve belirli bir konuyu derinlemesine irdeleyerek bilgi edinmesi ayırt edicidir. Dijital öğrenme etkinlikleri öğrenmenin bu yönünün desteklenmesi açısından her koşulda yeterli gelmemektedir. Bu nedenle çocuklar klasik eğitim anlayışı içerisinde yer alan teknik ve yöntemlerle de öğrenmeye devam etmelidir; kitap okumalı, defterine not almalı, hatta yeri geldiğinde ezberlemelidir de. İşte bu nedenle yabancı dil öğrenilmesine yönelik birçok dijital sistem sunulmuş olsa da, optimum sonuçlara götürecek sentezi bulmak önemlidir.   
Odak Okulları yabancı dil müfredatı yukarıda bahsedilen bu dengeyi gözeterek oluşturulmuştur.  Covid-19 salgını nedeniyle yürütülen uzaktan eğitim modeli kapsamında Odak Okulları öğrencilerine, yine bu prensip doğrultusunda ödevlendirmeler yapılmaktadır. Bir yandan içerisinde yapay zeka entegre edilmiş olan “self-study” (kendi kendine öğrenmenin ön planda olduğu öğrenme modeli) öğrenme platformlarıyla çalışılırken, öğrenciler online canlı oturumlar sayesinde öğretmenleriyle düzenli olarak interaktif ders işlemektedirler. Böylelikle öğrencilerin evde oldukları süre zarfında Odak Okulları’nın prensip edindiği yoğun İngilizce müfredatından uzaklaşmaması sağlanmaya çalışılmaktadır.
Dileğimiz, Covid-19 salgını dolayısıyla almak durumunda kaldığımız önlemlerin en kısa zamanda son bulması ve öğrencilerimizle birlikte okul sıralarında eğitimimize kaldığımız yerden devam etmektir. 
Tekrar yüz yüze görüşmek üzere, sağlıcakla kalın!”