Sanal gerçeklik ile öğrenciler virüsün bulaşma ve tedavi süreçlerini öğreniyor

Pandemi nedeniyle uzaktan eğitimin yaygınlaşması birçok teknolojiyi beraberinde getiriyor. Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisiyle birlikte öğrenciler, kalbin anatomik yapısı, virüsün bulaşma ve tedavi süreçlerini deneyimleme fırsatı buluyorlar. Uzaktan eğitimde aktif bir şekilde kullanılan bu teknolojiyi öğretmenler öğrencilerin ekranlarına da yansıtabiliyor.

Sanal gerçeklik ile öğrenciler virüsün bulaşma ve tedavi süreçlerini öğreniyor
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Pandemi nedeniyle uzaktan eğitimin yaygınlaşması birçok teknolojiyi beraberinde getiriyor. Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisiyle birlikte öğrenciler, kalbin anatomik yapısı, virüsün bulaşma ve tedavi süreçlerini deneyimleme fırsatı buluyorlar. Uzaktan eğitimde aktif bir şekilde kullanılan bu teknolojiyi öğretmenler öğrencilerin ekranlarına da yansıtabiliyor.

Yüz yüze ve uzaktan eğitimin bir arada yürütüldüğü hibrit modeller birçok ülkede uygulanıyor. Eğitimde üç boyutlu öğrenme ortamları ile sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojilerine olan ilgi de artıyor. Koronavirüs pandemisi nedeniyle uzaktan eğitimin yaygınlaşması birçok teknolojiye kapı araladı. Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisiyle birlikte öğrenciler, kalbin anatomik yapısı, virüsün bulaşma ve tedavi süreçlerini deneyimleme fırsatı buluyorlar. Uzaktan eğitimde aktif bir şekilde kullanılan sanal ve artırılmış teknolojisiyle öğretmenler, öğrencilerin ekranlarına paylaşım yapabiliyor.

"Yerli yazılımlar üretmeyi hedefliyoruz"

Teknoloji firması zSpace Türkiye Müfredat ve Eğitim Tasarım Uzmanı Elif Çilek Ataman, firma olarak sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojileri alanında çalışmalar yaptıklarını dile getirerek, “Türkiye’de yerli yazılımlar üreterek okullardaki sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisinin faydalı bir şekilde yer almasını amaçlıyoruz. Bu anlamda yerli yazılımlar üretmeyi hedefliyoruz. Şuanda yerli yazılımlarımız yapım aşamasında yer alıyor. Tasarım beceri atölyelerinde ve özel okullarda bu teknoloji kullanılıyor. Çocuklar bu teknolojiyi hem eğlenerek hem de sürükleyici bir şekilde eğitim almış oluyorlar” dedi.

Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisinin hem donanım hem de yazılım paketi olarak yer aldığını söyleyen Ataman, “Eğitim alacak çocuklar gözlüğü taktıkları zaman bilgisayar ile eşleşme sağlanıyor. Fiziksel olarak yapılan kafa hareketlerini algılayıcı şekilde üç boyutlu gözlem yapabiliyorlar” ifadelerini kullandı.

"Uzaktan eğitimde aktif bir şekilde kullanılıyor"

Bu teknoloji sayesinde çocukların bir kalbin anatomik yapısına kadar inceleme fırsatı yakaladığının altını çizen Ataman, “Mimarlığa ilgisi olan bir çocuk aynı zamanda bir ev tasarımı da yapabiliyor. Burada yaptığı tasarımı üç boyutlu olarak görebiliyor. Merakı destekleyici şekilde çocukları yönlendirmiş oluyoruz. Bireysel alanda çalışmalarımız mevcut, amacımız kişiselleştirilmiş öğrenmeyi mümkün kılabilmek. Çocuklar bu bilgisayarlarla etkileşime girdiğinde birebir öğrenme fırsatı yakalıyor. Sanal gerçeklik tamamen bilgi odaklı ders anlatımının dışına geçip, beceri odaklı dersler şeklinde dönüştürecektir. Uzaktan eğitim ile çocuklar bu teknolojiyle kaydedilmiş videoları deneyimleyebiliyorlar. Bu teknoloji, uzaktan eğitimde kullanılabiliyor. Öğretmenler sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisini kullanarak, öğrencilerin ekranlarına yansıtabiliyor. Bu teknoloji uzaktan eğitimde aktif bir şekilde kullanılıyor” diye konuştu.

Ataman, sözlerine şöyle devam etti: "Bu yazılımlar sayesinde öğrenciler eğlenerek öğrenme fırsatı bulabiliyorlar. Örneğin, grip virüsünü inceleyerek, insandan insana virüs nasıl bulaşıyor gibi durumları öğrenebiliyorlar. Bu yazılımda hapşırma yoluyla virüsün nasıl bulaştığını öğrenciler görüyorlar ve maske bilincini kazanabiliyorlar. Daha sonra virüsün vücuttaki belirtilerini ve iyileşme sürecini deneyimleyerek öğreniyorlar".Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisini deneyimleme fırsatı bulan öğrenci Melisa Kalaylı, üç boyutlu olarak öğrenmenin eğlenceli ve kolay olduğunu söyledi. Bir diğer öğrenci Elif Alara Ünal ise, "Kalbin yapısına bakabiliyorum ve kalbi yakından inceliyorum" dedi.