Johnson Controls, inşaat sektörü için yaptırdığı anketin sonuçlarını açıkladı

Johnson Controls, sağlıklı bina trendleri ve teknolojilerine yatırımı artırmaya yönelik değişimi ortaya koyan anketinin sonuçlarını açıkladı.

Johnson Controls, inşaat sektörü için yaptırdığı anketin sonuçlarını açıkladı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Johnson Controls, sağlıklı bina trendleri ve teknolojilerine yatırımı artırmaya yönelik değişimi ortaya koyan anketinin sonuçlarını açıkladı.

Akıllı, sağlıklı ve sürdürülebilir binalar faaliyet gösteren Johnson Controls, inşaat sektöründe 800’ü aşkın karar vericiyle yapılan ve sağlıklı bina trendleri ve teknolojilerine yatırımı artırmaya yönelik değişimi ortaya koyan anketini sonuçlarını açıkladı.

Konu hakkında konuşan Johnson Controls CEO’su George Oliver şunları söyledi: "Sağlıklı bir dünya vizyonunun merkezinde sağlıklı binalar olmalıdır ve bu da insanlara, mekanlara ve gezegene hizmet etmek için en önemli unsurları gerçekleştirmek anlamına gelir. Open Blue teknolojilerimiz bina peyzajını yeni baştan yaratarak işletmelerin sürdürülebilirlik taahhütlerini yerine getirmelerine yardımcı olan dinamik ve akıllı özellikler oluştururken sağlıklı mekanlar, zenginleştirilmiş deneyimler ve maliyet tasarrufları sağlıyor. Johnson Controls, yeni bina teknolojilerini insanlara, mekanlara ve gezegene odaklanmamızı sağlayan fark oluşturan çözümlere dönüştürmede sektöre öncülük ediyor".

Anketler, katılımcı şirketlerin yüzde 90’ının sağlıklı bina girişimlerine ayrılmış kaynaklara sahip olması nedeniyle ihtiyacın hiç olmadığı kadar büyük olduğunu doğruladı. 2020 salgını, az sayıda müşterinin düşük doluluğa rağmen bina işletme giderlerini düşürebildiğini ortaya koyarak, esneklik sağlayan teknolojilere olan ihtiyacı vurguladı.

Tesis işleticileri anketi, sağlıklı insanlar, sağlıklı mekanlar ve sağlıklı bir gezegen hedeflerine ulaşmak için spesifik yatırım önceliklerini ortaya koydu:

Sağlıklı insanlar

Şirketler, yüksek performanslı ekiplerin itici gücü olarak görülen çalışan sağlığı ve esenliği konularına giderek daha fazla önem veriyor. Araştırmalar, kuruluşların sağlıklı yaşam, temiz hava ve iç huzura yönelik yatırımlarında artış olduğunu gösteriyor. Katılımcıların yüzde 80’i COVID salgını sırasında ve sonrasında bina sakinlerinin sağlık ve güvenliğini korumanın çok veya son derece önemli olduğunu belirtti. Bunlara sıcaklık kontrolü, dezenfekte etme, havalandırma ve hava filtreleme gibi yeni faktörler eklenmektedir. Bunların hepsi akıllı sensörler ve kontrol yazılımı ile geliştirilmiş, bakımlı sistemler ve ekipmanlar gerektirmektedir. COVID salgının ortaya koyduğu gerçekler, bu teknolojilerin temassız erişim ve temas takibi konularında potansiyel faydasını artırdı. Bu özellikler, güveni muhafaza ederken misafirlerin ve bina sakinlerinin binaya erişiminin, sirkülasyonunun ve konumunun gelişmiş takibi yoluyla genel bina güvenliğini artırmaya yardımcı olabilir.

Sağlıklı mekanlar

Maliyet tasarrufu sağlamak ve verilerle desteklenen hızlı ve bilgiye dayalı kararlar almak, tesis faaliyetlerinin önemli bir parçasıdır. Johnson Controls bağımsız araştırmalarında, tesis yöneticilerinin yüzde 80’i acil durumlara hızla yanıt verme esnekliğinin artmasının, esnek tesis izleme ve sağlıklı hava stratejileri gibi teknolojilere yatırım konusunda en önemli itici güç olduğunu belirtti.

Sağlıklı gezegen

Enerji verimliliği, yenilenebilir enerji ve akıllı bina teknolojisi alanlarındaki gelişmeler her geçen yıl daha da önemli hale geliyor. Araştırmalarda, tesis yöneticilerinin yüzde 76’sı enerji maliyeti tasarruflarının yatırım için en büyük itici güç olduğunu belirtti. Bu yatırımlar yatırımcıları, çalışanları ve müşterileri çekmek ve tutmak için önemli bir ölçüt olan kurumsal sürdürülebilirlik sıralamalarını da etkiliyor.Binalar, gezegenin toplam enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 40’ından ve enerji kullanımından kaynaklanan sera gazı emisyonlarının yüzde 36’sından sorumludur. Ancak binaların sadece yüzde 1’i enerji tasarrufu sağlayan yenileme işleminden her yıl geçiyor. Etkin bir şekilde harekete geçmek artan düzenlemelere uyum sağlamada, enerji tüketimini azaltmada ve sürdürülebilirliği artırmada hayati önem taşır. Gezegenin sağlığı için yapılan araştırmalar, kuruluşların yüzde 57’sinin önümüzdeki on yıl içinde en az bir tesiste net sıfır karbon veya pozitif enerji durumunu gerçekleştirmeyi planladığını ortaya çıkardı.