Kentsel dönüşüm için neler söylediler ?

Cumhuriyet Halk Partisi Silivri İlçe Örgütü, 4 Ekim Günü Halk için Kentsel Dönüşüm konulu bir panel düzenledi. Ünsal Düğün Salonu’nda gerçekleşen panele konu ile ilgili uzun yıllar araştırmalar yapan Profesör Hüseyin Kaptan ve Profesör Erol Köktürk ile Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar konuşmacı olarak katıldı. 

TUĞLU; “SİLİVRİ KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN NERESİNDE?”

Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren CHP Silivri İlçe Başkanı Mümin Tuğlu, şunları söyledi; “Kentsel dönüşüm yasası yeni bir yasa, henüz uygulama aşamasında. 30 yıl önce yapılan konutlar, o günkü imkân ve teknolojiye uygun olarak yapılmış. Günümüzde de tekrar yeni teknolojiye göre yapılması lazım. Kentsel dönüşüm konusunda belediye bu işin neresinde? Vatandaş neresinde? Nasıl uygulanacak bugün bunu konuşacağız. Bu paneli bir etkinlik olarak düşünmedik. Olası bir İstanbul depreminde, tehlikeli bölgeler arasında Silivri’nin de adı geçiyor. Biz de bu konuya bir açıklık getirelim istiyoruz. Hocalarımız bu konuda bizleri aydınlatacak, hepiniz hoş geldiniz.”

KAPTAN İSTANBUL’UN METROPOLİTAN PLANINI ANLATTI

İstanbul Metropolitan Planı hakkında ayrıntılı bilgiler aktaran Profesör Hüseyin Kaptan; “İstanbul Metropolitan anayasasını, Metropolitan Planlama ve Kentsel Tasarım merkezi belirler. Peki, İstanbul nasıl planlanır? İstanbul sadece İstanbul değil, Marmara Bölgesi ile bir bütündür. Planlama süreci de bir bütün olarak ele alınmalıdır. Bu plan üzerinde İstanbul’un yoğunluğunu bölmek amacıyla iki ayrı mia yani merkez belirlendi. Bunlardan biri Kartal diğeri de Silivri. Bu yerlerin kendi içinde gelişim süreci çok önemlidir. İstanbul için yapılacak tüm çalışmalara, bu plan üzerinden yaklaşılmalıdır” dedi.

KÖKTÜRK; “İNSANI DEVRE DIŞI BIRAKAN BİR DURUM VAR”

Profesör Erol Köktürk ise, kentsel dönüşüm yasası hükümleri hakkında açıklamalarda bulundu. Sürecin sancılı ilerlediğinin altını çizen Köktürk; “Kentsel dönüşüm köhneleşen kent merkezleri, afet riski taşıyan alanları günün koşullarına göre yenilemeyi hedeflemektedir. Kentsel dönüşüm çalışmaları toplumu dışlamaması gereken bir çalışma olmasının yanı sıra, tüm kurumları da yakından ilgilendirmektedir. Kentsel dönüşümlerin sağlıklı ve hukuksal dayanakları olması gerekiyor. Örneklendirecek olursak Sulukulu’de roman vatandaşlar için yapılan evlerin kullanılmaması yerinde bir dönüşüm kararı olmadığını ortaya koymaktadır. Orada oturan vatandaşlar bölgede uzaklaştırılarak bu çalışma yapılmaya başlandığı için amacından çıktı. Peki biz bu sürecin neresindeyiz? Maalesef yükün altındayız ama katılımcı olarak değil. Yasada maliklerle anlaşmak esastır şeklinde geçiyor ama insanı devre dışı bırakan bir durumla karşı karşıyayız. Yapılan örnekleri gördüğümüzde bu sürecin sancılı geçeceğini gözlemliyoruz” şeklinde konuştu.

IŞIKLAR; “YEREL İNİSİYATİFLER OLMADAN, OLMAZ”

Kentsel dönüşüm sürecinde yerel yönetimin ve yerel inisiyatifleri yok sayan bir tutumun izah edilemeyeceğini belirten Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar; “İki bilim adamının kentsel dönüşüm konusu ile ilgili ilçemizde bulunarak bizleri aydınlatmasından mutluluk duydum. 39 ilçe belediye başkanı, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile bir toplantı gerçekleştirdik. Kentsel dönüşüm ile ilgili yaptığımız o toplantıda,  yerinde yönetimin görüşlerinin alınması, hakkaniyetle tespitlerin yapılması, yerel inisiyatiflerin mutlaka bu konunun bizzat içinde olması gerektiğini söylemiştik. Maalesef şuan geldiğimiz süreçte belediye ve halk yok. Biz, kentsel dönüşüm ile ilgili belediyemizde bir komisyon kurduk. Yetki verilirse ne yaparız diye hazırlıklarımızı tamamlamaya devam ediyoruz. Biz belediye olarak, halkın güvenebileceği, doğru bilgi alabileceği danışman olarak görev alacağız. Şuan yaşanan durumda her şey bakanlığın inisiyatif ve kararına bırakılmış durumda. Toplumsal baskı gruplarını yok sayan, tek noktadan karar alan bir sistem izah edilemez” şeklinde konuştu. Işıklar söyle devam etti; “Biz elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Bu çabayı önce kendimiz göstermeye başladı. Otel olan ama canlı bir tabutu andıran bir binayı yarattığı tehlike sebebiyle ortadan kaldırdık. Sonuç olarak, yaşanan süreci izlemeye devam edeceğiz. Bu konuda yaşanan gelişmeleri ve bilgileri sizlere aktarmaya devam edeceğiz. Yetki verilirse, katılımcı bir şekilde partimizin bize öğrettiği açık ve saydam yöneticilik anlayışıyla bu süreci atlatacağımızdan şüpheniz olmasın. Biz bu birikime sahibiz. Mülkiyeti yok sayan anlayışa karşı, hakkımızı sonuna kadar savunacağız” Panel, gerçekleşen soru yanıt bölümünün ardından sona erdi.