Çerkeslerin Unutmadığı Tarih 21 Mayıs 1864

Kafkasya'daki yurtlarından 157 yıl önce koparılarak göç ettirilmeye zorlanan 1.5 milyon Çerkes'in sürgün edilmesinin yıl dönümü nedeniyle Silivri Kuzey Kafkas Kültür Derneği Yönetim Kurulu yazılı bir açılamaya yayınladı.

Çerkeslerin Unutmadığı Tarih 21 Mayıs 1864
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Silivri Kuzey Kafkas Kültür Derneği Yönetim Kurulu’ndan yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi; 21 Mayıs 1864 tarihi, yüzlerce yıl süren Kafkas-Rus Savaşı’nın son bulduğu, direnişin kırıldığı, zorunlu göçün başladığı, Büyük Kafkas Sürgünü’nün simgesel tarihi. Her yıl 21 Mayıs tarihinde Çerkesler kitlesel anma programı ve eylemlerle sürgünü ve bu sürgün sırasında kedilerine uygulanan soykırımı unutmadıklarını gösteriyorlar. Bu sürece kısaca değinmek gerekirse 1700’lü yıllara dayanan Kafkas-Rus savaşı 1850 yıllından sonra alevlenmiş ve Kafkas halklarının mücadelesi teknik ve askeri yetersizlik ve örgütlenmede yaşanan sebeplerin de etkisiyle aleyhlerine sonuçlanmıştır. İşte bu süreç bir anlamda Çerkeslerin Anadolu’ya gelişinin başlangıcı olmuştur. Bilimsel kaynaklardan edinilen bilgilere göre Kafkasya bölgesinden Osmanlı coğrafyasına ağırlık Anadolu olmak üzere Balkanlar ve Orta Doğu bölgesine yaklaşık 1.5-2 milyon insanın göç ettiği bilinmektedir. Bu meşakatli süreçte ölenlerin sayısı yaklaşık olarak 800 bin kişi olarak gösterilmektedir. Mezarları bile bulunmayan bu insanların birçoğu Karadeniz’in sularında yok olduğu, karaya ulaşanları açlık ve salgın hastalıklarla mücadele etmek zorunda kaldığı bir kısmının bu sebeplerle öldüğü ve sonrasında yurt edinme çabalarıyla nice cefalar çektiği tarih kayıtlarında ve sözlü aktarımlarda ifade edilmektedir.  O zamanlarda yaşanan bu felaketlerin kan donduran acılara neden olduğu aktarılmaktadır. Hatta Rus Yüzbaşı Alexander Zyatov 1865 yılında bir ifadesinde şu sözlere yer verdiği aktarılır. “Çerkeslerin köyünü yaktık hayvanlarını öldürdük, ekinlerinin üstünden atlarımızı sürdük. Çocuklarını acımasızca öldürdük ve Çar bize bu katliamları yaptık diye bu onur madalyasını verdi. Hangi onur? Hangi onurlu insan bunu yapar? Ben Tanrıya beni affetmesi için her gün yalvarıyorum. Onlar vatanlarını savundular ve yiğit insanlardı. Biz ise insanlıktan çıkmış birer ucubeden farksızdık. Elimizde esir düşen Çerkeslerle yan yana geldiğimizde sanki biz onların esiri gibi duruyorduk, onlar ise dimdik vakur duruşlarından taviz vermiyorlardı. Bir Rus Yazar olan Y. Abramov ise Kafkas Dağlıları kitabında: “O zamanlar dağlıların başına gelenleri anlatmaya sözcüklerin gücü yetmez. Binlercesi yollarda, binlercesi açlık ve sefaletten öldüler. Kıyılar ölü ve ölmek üzere olan insan doluydu. Annesinin soğumuş cesedinde süt arayan yavrular, donup öldüğü halde çocuğunu kucağından bırakmayan analar ve sırf ısınmak için sıkışarak yattıkları yerde birlikte donarak ölen gruplar, Karadeniz sahilinde olağan manzaralardı...” Sözlerini aktarmıştır. Bunlar gibi çeşitli ifadeler çeşitli ağızlardan söylenmiş ve yaşanan trajedinin ne boyutta olduğu ifade edilmiştir.

 Sürgün edilen Çerkes veya Kafkas olarak ifade edilen toplum arasında kısaca; Abhazlar, Adıgeler, Çeçenler, Dağıstanlılar, İnguşlar, Kabardeyler, Karaçay-Balkarlar, Osetler bulunuyor. Batı Kafkasya (Abhazların, Adıgelerin ve Kabardeylerin yaşadığı bölge) neredeyse tamamıyla boşaltılırken bütün Kafkasya, sürgünün bir şekilde parçası olmuştur. Her ne kadar simgesel olarak 21 Mayıs 1864 tarihi savaşın son bulduğu ve sürgünün başladığı dönem kabul edilse de bu tarihten önce ve sonrasında da Anadolu başta olmak üzere çeşitli ülkelere göçler yaşanmıştır. Bu ülkeler arasında Bulgaristan, İsrail, Ürdün, Almanya, Amerika gösterilebilir. Anadolu’daki nüfus kadar olmasa da halen bu ülkelerde de Çerkes nüfusu bulunmaktadır.

Kafkas halklarının çilesi 21 Mayıs 1864 Sürgünü ve insanlık dışı muamele ile gönderildikleri yerlerde son bulmamış, özellikle Balkanlara yerleştirilenler kısa bir süre sonra Osmanlı devletinin vatandaşı olarak Sırplar, Bulgarlar ve tekrar karşı karşıya geldikleri Ruslar ile mücadele etmişlerdir. Akabinde tarihsel süreç olarak 1920’li yıllara geldiğimizde Osmanlı devleti yıkılıp yerine yeni bir devlet olan Türkiye Cumhuriyeti kurulurken destansı fedakarlıklarla ülkenin kurucu unsurları arasında bulunmuşlardır. Keza bu vatan mücadelesinde Çerkes komutanlar savaşta önemli rol oynamışlardır. Bunlara örnek olarak; Hüseyin Rauf Orbay, Bekir Sami Kunduk, Hakkı Behiç Bey, Emir Marşan Paşa, Albay Reşat Çiviltepe, Mehmet Rüştü Bozkurt, Çerkes Hasan ve K.Maraş’ın düşman işgalinden kurtarılışında önemli rol oynayan Arslanbey gösterilebilir.

21 Mayıs 1864 tarihinden bugüne kadar tam olarak 157 yıl geçmiş ise de ülkemizde her yıl 21 Mayıs tarihinde, Kafkas dernekleri başta olmak üzere, devlet büyükleri, belediyeler ve çeşitli STK’lar tarafından acı, sürgün, soykırım olarak yad edilmekte ve anma programları düzenlenmektedir.

Yaşanılan bu sürgün ve soykırım süreci nedeniyle acımızı paylaşan, ortak olan herkese teşekkür ederek, bu felakette yaşamını yitiren atalarımızı rahmetle anıyoruz.                                                                                                             

Silivri Kuzey Kafkas Kültür Derneği Yönetim Kurulu