Kadir, namı değer Mercedes Kadir.

Aklı dengesi yerinde olmayan ve bütün gün üstünde dolaştığı önünde Mercedes arması olan sopayı Mersedes'i zannederek yaşıyor.

Kadir, namı değer Mercedes Kadir.
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Buraya  kadar tamam. Anlatmaya bayıldığım kısmı bundan sonra başlıyor. Koskoca bir şehir, Kadir’in Mercedes hayalini her şeyiyle sahiplenmiş durumda. Kadir trafik ışıklarında duruyor, arabasını park ediyor, diğer arabalar trafikte ona yol veriyor, ona göre park ediyor. Bütün şehir o "Mercedes" in farkında! Kadir sopasını Mercedes servisine götürüyor, ustalar bütün ciddiyetleriyle arızaları anlatıyor, bir usta sopaya teyp takıyor, diğeri aynasını, armasını yeniliyor.

Sıkı durun; trafik polisleri yanlış yere park ettiğinde ya da 'çok hızlı gittiğinde' Kadir'e ceza yazıyorlar, zamanı geldiğinde muayeneye gönderiyorlar! Bir koca şehir, Malatya, Kadir'in hikâyesini onunla birlikte yaşıyor.

Böyle bir rahatsızlığı olan insan, sopasına göre yaşayan şehirlerin, sopayla, sapanla, satırla birbirlerini kovalayan şehirlere dönüşmesini gördükçe bu hikâye çok hoş gelir insanın kulağına. Anlarsınız umarım.
Kadir'in başka bir hikâyesi de hayli komiktir.

Kadir bir gün arabasını servise götürmüş ve sorunlarını söylemiş. Usta almış arabasını ve "2 gün sonra gel" demiş. Kadir 2 gün sonra gelmiş. Usta arabanın daha olmadığını söylemiş. Kadir ertesi gün gitmiş. Usta yine olmadığını söylemiş. Kadir ertesi gün yine gitmiş. Usta arabanın hâlâ olmadığını söyleyince:

 "YETER ARTIK YA VERİN ARABAMI KAÇ GÜNDÜR YÜRÜYEREK GİDİYORUM EVE" demiş...

Kadir’in sürücü belgesi bile var, bu duyarlılığa vicdan sahipli yetkililer ve tüm şehir sakinlerine, "bunu ilk dile getirip yazan arkadaşa" Kadir’i ölümsüzleştirenlere sevgi ve saygılar.

Bende bunun üzerine şunları eklemek istiyorum:

Yaşam o kadar güzel ki aslında her şeyi olduğu gibi kabullenip saygı duyulursa…

Bazen demek isterdim ama çoğu zaman birçok şeyi biz kendimiz zorlaştırıyoruz...

Bu yaşanan olayı  biraz düşünelim derim. Bize çok şey katacak olan bu düşünceyi düşünmek için bile vaktimiz yok değil mi?

Sevgiyle kalın…

Chenay Kobak