Prof. Dr. İbrahim Öztek'ten 30 Ağustos Zafer Bayramı mesajı

Anadolu Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. İbrahim Öztek, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla mesaj yayımladı.

Prof. Dr. İbrahim Öztek'ten 30 Ağustos Zafer Bayramı mesajı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Anadolu Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. İbrahim Öztek, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla mesaj yayımladı.

Prof. Dr. İbrahim Öztek, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajında, “Yüce Türk milletinin ve ordularının tarihinde Ağustos ayı nice zaferlerle doludur. Bunlar Malazgirt, Çaldıran, Mercidabık, Belgrad’ın fethi, Mohaç, Kıbrıs’ın fethi, Sakarya ve Başkumandanlık Meydan savaşlarıdır. 1071 Malazgirt, 1526 Mohaç ve 1922 Büyük Taarruz veya Başkomutanlık Meydan savaşları 26 Ağustos’ta gerçekleşmiştir.

Malazgirt Zaferi ile Alparslan, Bizans ordusunu perişan ederek Türklere Anadolu’yu yurt olarak kazandırmış ve ‘Size öyle bir vatan aldım ki ebediyen sizin olacaktır’ demiştir.

Mohaç Savaşı ile Kanuni Sultan Süleyman Macaristan’ı Osmanlı İmparatorluğunun bir parçası haline getirmiştir.

Başkomutanlık Meydan Savaşı ise, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Türk’ün dünya savaşıdır. Birinci Dünya Savaşı’nın galipleri olan İngiltere, Fransa, İtalya gibi dünyanın hakim güçleri ile Yunanistan ve Ermenistan gibi beslemeleri dünyanın en büyük imparatorluğunu paylaşmışlar ve Türk’e Ankara çevresinde bir avuç toprağı dahi çok görmüşlerdi. Kurtuluş Savaşı’nın yedi düvele karşı verildiği ve kazanıldığı masal değil başlı başına bir destandır. Yoktan var oluşun destanıdır. Bir milletin yeniden doğuşunun destanıdır. Hasta adamın devleşerek ayağa kalktığı ve hem ülkesinin hem de mazlum milletlerinin kanını emen canavarlara karşı kazanılmış bir destandır.

Düşman, dört yıl boyunca işgal ettikleri vatan toprağının dört bir köşesinde yapmadıkları soygun, zulüm, katliam, ırz düşmanlığı ve alçaklık bırakmamışlardı. Sonra Başkomutan emrini verdi; ‘Kahraman Türk ordusu, ırzımızı, namusumuzu, şeref ve haysiyetimizi kurtaracak sizsiniz! Vatanımızın düşman çizmesi altında inlediği yeter! Vatanın her karış toprağını aziz kanlarımızla sulayacağız. Mukadderatımızı, özgürlük ve bağımsızlığımızı kendimiz belirleyeceğiz, vatanın bir karış toprağı dahi düşmana terk edilemez, Ya istiklal ya ölüm, ileri.’

Damarlarındaki asil kanın coştuğu Türk, önce Doğu Anadolu’yu kana bulayan ve iki milyon Müslüman Türk’ün katili Ermenileri, sonra Bizans artığı Yunanlıları kanlarında boğdu. Sırasıyla işgal altındaki diğer vatan toprakları bir bir düşmandan temizlendi. Sıra İstanbul’a geldi. 1915’te Çanakkale sularına gömülen o mağrur komutanlar ve donanmaları güzel İstanbul’umuzu sahiplenmişlerdi. Çok geçmeden Gazi Mustafa Kemal’in orduları Fatih Sultan Mehmet’ten 470 yıl sonra İstanbul’a girdi. Düşman, şanlı sancağımızı selamlayarak, geldiği gibi gitmişti.

Türk’ün zaferlerinin hepsi birbirinin devamıdır. Hiçbiri bir diğerinin alternatifi değildir. Türk’ün kazandığı bu muhteşem zaferler milletimizin Oğuz’dan, Selçuklu’dan, Osmanlı’dan ve Mustafa Kemal’den günümüze varlığımızın ve geleceğimizin yegane temelidir.

Türk milletinin kahramanları aynı genden, aynı soydan gelmektedir. Zaman içinde görevlerini yapmışlardır. Bu kahramanlar yüz yıllarda bir yetişmektedirler. Hepsi bize kutsal miraslar bırakmışlardır. Bize düşen görev ilmin ışığında şanlı tarihimizin şanlı sayfalarını çoğaltmak ve o kutsal miraslara sahip çıkmaktır. Zafer Haftamız kutlu olsun” ifadelerine yer verdi.