UMAD'tan afetlere karşı toplumsal duyarlılık ve birlik çağrısı yapıldı

Uluslararası Müslüman Alimler Dayanışma Derneği (UMAD), son zamanlarda Türkiye'de yaşanan doğal afetler ve yangınlar dolayısıyla 'Toplumsal Duyarlılık ve Birlik Çağrısı' başlığı altında basın bildirisi yayımladı.

UMAD'tan afetlere karşı toplumsal duyarlılık ve birlik çağrısı yapıldı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Uluslararası Müslüman Alimler Dayanışma Derneği (UMAD), son zamanlarda Türkiye’de yaşanan doğal afetler ve yangınlar dolayısıyla “Toplumsal Duyarlılık ve Birlik Çağrısı” başlığı altında basın bildirisi yayımladı.

Türkiye’de yaşanan birtakım doğal afetler ve toplumsal olaylar sebebiyle millet olarak büyük bir üzüntü içinde olduğumuz bugünlerde UMAD duyarlılık ve birlik çağrısı için bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya UMAD Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Karataş, Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Ramazan Kayan, UMAD Yönetim Kurulu Üyeleri Doç. Dr. Abdullah Trabzon, Abdullah Cihangir, Kadir Kars ve UMAD Genel Merkez Müdürü Saadettin Ekici’nin yanı sıra UMAD Yönetim Kurulu Başkanı Abdulvahap Ekinci ile birlikte diğer yönetim kurulu üyeleri online olarak katılım sağladı.

“Bugünlerde ayrışma değil birlik beraberlik çözümdür”

Düzenledikleri basın bildirisi ile üzüntülerini dile getirmenin yanı sıra bu gibi zamanlarda birlik beraberliğin çok daha önemli olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Mustafa Karataş, “Son günlerde yangınlar, sel felaketleri, aile faciaları hep birlikte üst üste geldi. Dayanılmaz bir acı ve elem içerisinde millet olarak üzüldük. Bu üzüntüyü rahmete çevirebilmenin, ayrışmaya, kutuplaşmaya engel olabilmenin vesile olarak bir basın açıklaması yapma ihtiyacı hissettik. UMAD olarak basın açıklamamızda özetle, bu acının hafifletebilmesi için acil tedbirler alınması gerektiğini ifade ediyoruz. Millet olarak zor günlerde kaynaşmamız gerektiğini, ayrışmanın değil birlik beraberliğin çözüm olduğunu ifade ediyoruz. Biz kanıyla canıyla, şehit kanlarıyla bu toprakları sulamış bir milletin, ecdadın nesli devamı olarak, gelecek nesillere yeşil ve temiz bir ülke, hava ve su bırakmakla mükellefiz. Bu bizim hem insanlık hem de İslam görevimizdir. Dolayısıyla bu konularda duyarsız kalmamız affedilemez. Bu açıdan duyarlılık ve birliktelik çağrısı yapıyoruz. Zor zamanda ateşin bizi ayrıştırmasına fırsat vermemeliyiz” dedi.

Dere yatağına ev yapan, ormanları yakan, tahrip eden, suyun akış güzergâhını kuralsız bir biçimde değiştiren, piknik ateşini bütünüyle söndürmeden terk eden, eline gelen her şeyi “bir şey olmaz” diyerek atan, her kim olursa olsun büyük bir günah ve suç işlediğine değinilen çağrıda bu türden yanlış işler yapan veya bunlara göz yumanların sebep olduğu zarar, tüm millete mal olduğu için kul hakkına girildiğine dikkat çekildi.

“Milli servetin yok edilmesi asla kabul edilemez”

UMAD Başkanı Abdulvahap Ekinci imzalı çağrıda “Olur olmaz gerekçelerle binlerce insanın el emeği, göz nuru olan milli servetin yok edilmesi asla kabul edilemez. Devletimizin bu gibi hususlarda daha ağır yaptırımlar getirmesi, ‘yaş kesen baş keser’ sözünde veciz bir biçimde ifade edildiği gibi, milli servetimizi talan edenlerin cezasız bırakılmaması gerekir. Toplumsal birlikteliğimiz ve huzur içinde yaşama hakkımız son derecede önemlidir. Bu değerlere yapılan saldırılar karşısında topyekûn seferber olmamız gerekir. İslam gibi güçlü bir bağ ile birbirimize bağlanarak aynı ülkenin eşit haklara sahip vatandaşları olmuşken, birilerinin diğerlerini ötekileştirmesi kabul edilemez. Bu ülkede, doğusu ile batısı ile kuzeyi ile güneyi ile dileyen dilediği yerde yaşama özgürlüğüne sahipken, bazı odakların münferit hadiseleri istismar ederek, bizi birbirimize düşman etmelerine fırsat vermemeliyiz” mesajları yer aldı.

“Tarih boyunca hiçbir felaket bizi yıldıramadı”

Çağrıda, UMAD Yüksek İstişare Kurulu, Yönetim Kurulu ve temsil ettiği kurum ve kuruluşlar adına, toplumsal barışı zedeleyen, insanların mal ve can güvenliğini ihlal eden, devlet ve millet malına zarar veren her kim olursa olsun, en ağır biçimde cezalandırılması talep edildi. Çağrı, “Tarih boyunca hiçbir felaket bizi yıldıramamış, aksine kenetlenmemize vesile olmuştur. İşte o an bu andır. Topraklarımızı karartan ateş gönül ve morallerimizi karartmasın. Yurdumuzu birlik ve kararlılık içerisinde yeniden yeşertebiliriz. Bunu gerçekleştirmek için imanımız ve tarih bilincimiz yeterlidir. Millet olarak, yüce dinimizin barış, hoşgörü, birlikte yaşama ahlakı, adalet ve eşitlik ilkesi gibi değerlerine sıkı sıkıya bağlı kalmamız duasıyla” sözleriyle noktalandı.Basın toplantısı Prof. Dr. Mustafa Karataş duası ile son buldu.