30 Ağustos coşkusu sokaklara taştı

Silivri'de 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları kapsamında düzenlenen Zafer Yürüyüşüne yüzlerce kişi katıldı.

30 Ağustos coşkusu sokaklara taştı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Silivri Belediyesi, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 97’nci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Zafer Yürüyüşü düzenledi. Belediye binası önünde toplanan yüzlerce Silivrili, gösteri grupları ve belediye bandosu eşliğinde Silivri Sahili Atatürk Meydanı’na kadar yürüdü. Marşlar söyleyen kalabalık kortej, dev Türk Bayrağı ve ellerindeki Türk Bayrakları ile Zafer Bayramı coşkusunu sokaklara taşıdı. Yürüyüşe Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz ve eşi Ezgi Yılmaz, siyasi parti temsilcileri, belediye başkan yardımcıları, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, dernek ve oda başkanları ile vatandaşlar katıldı. Atatürk Meydanı’na kadar yürüyen Silivrililer, Saygı Duruşunda bulundu ve İstiklal Marşı okudu. 
Mehter Takımına yoğun ilgi gösteren vatandaşlar mehterler ile sık sık fotoğraf çektirdi. 
 
BAŞKAN YILMAZ: “GELDİKLERİ GİBİ DEF EDİLMİŞLERDİR”
Kutlamaların sahne programı Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz’ın konuşması ile başladı. 30 Ağustos’un önemine vurgu yapan Başkan Yılmaz, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Tarihimizin şanlı sayfalarından birisi olan 30 Ağustos Büyük Zaferimizin yıldönümünü anmak ve kutlamak amacıyla bir araya geldiğimiz bu anlamlı günde sizlere hitap ediyor olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Milli bir coşkuyla burada toplanan, tarihin bereketli bağrında saklı duran zaferlerimizin haklı gururunu yaşayan hemşehrilerimi en iyi dileklerimle kucaklıyorum. Aziz milletimiz 97 yıl evvel Dumlupınar’da muhteşem bir zafere, yankıları hala devam eden göğüs kabartıcı bir başarıya imza atmıştır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları öncülüğünde yapılan Kurtuluş Mücadelesi, 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle zirveye taşınmış, bu vesileyle söken zafer şafağı yurdumuzun talihini, kaderini ve geleceğini pırıl pırıl aydınlatmıştır. Esaret zincirleri parçalanmış, emperyalist hevesler paralanmış, düşman pençelenmiş, küresel abluka milletimizin tertemiz ve imanlı mücadelesiyle çok şükür geriye püskürtülmüştür. 30 Ağustos, Türk vatanını tahakküm altına almak isteyen müstevlilerin bozguna uğratıldığı kutlu bir gün olarak tarihe geçmiştir. Türk milleti istiklal ve istikbaline sahip çıkmış, geleceğine bizzat kendisinin yön vereceğini aziz varlığının kefaretiyle göstermiştir. 30 Ağustos zaferiyle; 30 Ekim 1918 tarihinde Mondros Limanı’nda imzalanan teslimiyet antlaşması ve 10 Ağustos 1920’de dayatılan Sevr ihaneti Dumlupınar’da tarihin çöplüğüne atılmıştır. Bu zaferle aziz milletimiz muhasım odaklara haddini bildirmiş, Anadolu’yu ilelebet bir Türk yurdu olarak belgelemiş ve belleklere yerleştirmiştir. Türksüz millet, milletsiz vatan, vatansız insan yığını planlayanlar geldikleri gibi def edilmişlerdir. İstiklalimize kara çalmaya, itibarımıza leke düşürmeye cüret eden iç ve dış karanlık mihraklar hak ettikleri ibretlik dersi almışlardır. Bu kapsamda Türkiye Cumhuriyeti cemre gibi yüreklere düşmüş, yeni bir diriliş müjdesi, yeni bir yükseliş mükâfatı milletimizin azim ve iradesiyle tezahür etmiştir. 30 Ağustos; köşeye sıkışmış, işgale uğramış, bağrı delinmiş, bitkin düşmüş, darda kalmış, şehit olmuş, canı yanmış bir milletin neleri başarabileceğini, hangi müşkülat ve mihnetleri aşabileceğini net olarak göstermiştir. 

30 AĞUSTOS RUHU HALA CANLIDIR
Aziz hemşerilerim, bilinmesi gerekir ki; 30 Ağustos ruhu milli vicdanda hala canlıdır.
Bu ruh zulme karşı güvenlik zırhı, hıyanet ve melanete karşı en emin sığınak ve direnç kaynağıdır. Çevremizde sahnelenen küresel ve bölgesel ayak oyunlarına karşı 30 Ağustos şuuruyla hareket edip beka ve birliğimizi tehdit eden riskli gelişmelere karşı tedbir almamız acil bir zarurettir. Siyasi ve ekonomik bekamızı üst düzeyde tehlikeye atan zincirleme oluşum ve operasyonları engellemek Türkiye Cumhuriyeti Devleti için var oluş meselesi, hayat ve varlık mevzusudur. Unutulmasın ki; bu vatan için, bu millet için, bu şanlı al bayrak için candan, yardan ve serden vazgeçmeye hazır ve kararlı olan Türk milleti bizzat kendi geleceğinin güvencesi, yenilmeyecek muazzam gücüdür. Ecdadımızın kahramanlık ve fedakârlıkları, bizlere emanet ettikleri milli ve manevi kazanımların yaşatılması hem övüncümüz, hem de muhafaza konusunda yeminli olduğumuz tarihi görevler arasındadır. Türk milleti aleyhine olacak şekilde gittikçe daralan küresel emperyalist çemberi kıracak basiret ve yeterlilik bizde mevcuttur. 

SABRIMIZI DAHA FAZLA TEST ETMEYE KALKIŞMASINLAR 
Hiç kimse ülkemiz ve milletimiz üzerinde yanlış hesaba yeltenmemeli, sabrımızı daha fazla test etmeye kalkışmamalıdır. Kafkaslar’dan Hicaz çöllerine, Çanakkale’den Yemen’e, Galiçya’dan Dumlupınar’a kadar insanlığa dik duruşu, bağımsızlık onurunu öğreten milletimiz karşısına çıkacak her külfeti aşacak, her zorluğu alt edecek muktedir vasfa sahiptir. Türk milleti dün olduğu gibi bugün ve yarın da bekasına sahip çıkacak, aziz vatan üzerinde sinsi plan yapanların tezgâhlarını bozarak başlarına geçirecek cesaret ve dirayettedir. Bu duygu ve düşüncelerle, 30 Ağustos Zafer Bayramımızı kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün kurucu kahramanlarımızı, büyük Türk milleti için canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, şükran ve minnet duygularımla anıyorum. Cenab-ı Allah hepsinden ayrı ayrı razı olsun.
Bu kutlu vatana göz dikenleri, bu vatan üzerinde hesabı olanlara Silivri Meydanı’ndan seslenmek istiyorum; Türk vatanı sahipsiz değildir. Bu vatan kimsesiz değildir! Bu vatanın kimi de sahibi de necip Türk milletidir! Ne mutlu Türk’üm diyene.”
 
BÜYÜK TAARRUZ BELGESELİ İLGİYLE SEYREDİLDİ
Başkan Yılmaz’ın konuşmasının ardından sahne alan Beydans Halk Dansları ekibi Zeybek gösterisi ile büyük alkış topladı. Gecenin sonunda Büyük Taarruz Belgeseli kurulan beyaz ekranda hep birlikte seyredildi.