Cumanız Mübarek Olsun
Cuma günü büyük bir gündür. Fazileti çoktur. Müminlerin bayramıdır.
Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdu ki; ''Özürsüz üç cumaya gelmeyen, İslamı arkaya atmış ve kalbi pas tutmuştur.'' (2)
Hadis-i Şerifte bildirildi; ''Allahû Teâlâ her Cuma günü Cehennem ateşinden altı yüz bin kişi azad eder.''
Resûlallah (sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdu; ''Hergün güneş zevâl vaktinde iken Cehennemi parlatırlar. Bu vakitte namaz kılmayın. Yalnız Cuma günü kılınız ki, o gün Cehennem'i parlatmazlar.''
Yine buyurdu; ''Cuma günü ölene, şehid sevabı yazılır ve kabir azabından hariç tutulur.'' (3)
(1) Hanefî mezhebinde İmama uyanlar Fâtiha okumaz.
(2) T. Cum'a, 7; M. Mesâcid, 254; Salâh, 203, 204; N. Cum'a 2. 2,
(3) T. Cenâiz, 72; Hm. II, 169, 197, 220
İstanbul Müftülüğü tarafından ilçe camilerinde Cuma namazında okutulacak Hutbe ;
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
وَأْمُرْ أَهْلَكَ بِالصَّلَاةِ وَاصْطَبِرْ عَلَيْهَا لَا نَسْأَلُكَ رِزْقًا نَحْنُ نَرْزُقُكَ وَالْعَاقِبَةُ لِلتَّقْوَى
قال رسول الله (صلعم): كُلُّ مَوْلُودٍ يُولَدُ عَلَى الْفِطْرَةِ فَأَبَوَاهُ يُهَوِّدَانِهِ أَوْ يُنَصِّرَانِهِ أَوْ يُمَجِّسَانِهِ
Muhterem Mü’minler!
Cenab-ı Hak bizlere sayısız nimetler ihsan etmiştir. Bu nimetlerden bir tanesi de göz nurumuz, ciğerparemiz olan çocuklarımızdır. Kur’an-ı Kerim’in ifadesiyle dünya hayatının süsü ve bizler için imtihan vesilesi olan çocuklarımız sevgili peygamberimiz’ in (s.a.v) dilinde de; Cennet çiçeği ve gönül meyvesidir. Rabbimizin sorumluluklarını omuzlarımıza yüklediği en kıymetli emanetlerdir.
Kur’an-ı Kerim’de yüce Mevla çocuklarımızın yetiştirilmesi konusunda bizi ikaz etmekte, sevgili peygamberimiz (s.a.v.) de birçok hadis-i şeriflerinde çocuklarımıza karşı görevlerimizi sık sık hatırlatmaktadır. Allah Teâlâ bir ayet-i kerimesinde mealen: “Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insan ve taş olan ateşten koruyunuz” buyurarak bizlere yavrularımızı koruma mesuliyeti yüklemektedir. Başka bir ayette ise: “Ailene namazı emret ve kendin de ona devam et” emri ile onlara kendimiz örnek olmak suretiyle kulluk bilincini vermemizi beyan buyurmaktadır. Sevgili peygamberimiz (s.a.v.) de bir hadis-i şeriflerinde: “Her çocuk İslam fıtratı üzerine doğar ve ana babası onu Yahudi, Hıristiyan veya Mecusi yapar” ifadeleriyle iman ve istikametinin oluşmasında anne ve babanın sorumluluğunun ağırlığına işaret etmektedir. “Çocuklarınıza iyi muamele edip iyilik ve ikramda bulununuz. Onları en güzel şekilde terbiye ediniz” buyuran Resul-u Ekrem efendimiz (s.a.v.) yavrularımıza karşı sorumluluklarımıza dikkat çekmiştir.
Kıymetli Cemaat!
Yüce Dinimizin prensiplerine göre çocuklarımıza sağlıklı bir eğitim vererek onları hayata hazırlamak, ahlakî değerleri kazandırmak, temel dini bilgilerle teçhiz etmek ebeveynler olarak bizlerin en önemli görevi ve çocukların üzerimizdeki en temel haklarındandır. Bu itibarla çocuklarımıza karşı şefkat ve merhametle yaklaşarak dini ve manevi eğitimlerini severek tamamlamalarına yardımcı olmalıyız. Bu eğitimin vazgeçilmez unsurlarından biri de Kur’an-ı Kerim öğretimidir.
Değerli Kardeşlerim!
Kuran-ı Kerim öğretimi, Hz. Peygamber (s.a.v.) döneminden günümüze kadar, hiçbir dönemde kesintiye uğramadan devam ede gelmiştir. Günümüzde ise bu hizmetin verildiği mekânlar camilerimiz ve Kur’an Kurslarımızdır. Her sene olduğu gibi okulların tatile girmesiyle başlayan yaz Kur’an Kursları bu yıl 18 Haziran’da başlayıp 17 Ağustos’ta sona erecektir. Bu kurslar çocuklarımızın zaruri dini bilgilerini öğrenmeleri için büyük fırsattır. Yavrularımız bu kurslarda; Allah ve peygamber sevgisini, Kur’an-ı Kerim okumayı, tecvidi öğrenmekte, abdest ve namaz gibi ibadetleri uygulamalı olarak görmekte ve camilerimizin manevi havasını teneffüs etmektedirler. Bunun yanında: namaz sure ve dualarını ezberlemekte, peygamberimizin (s.a.v.) hayatını, inanç ve ibadet esaslarını, İslam’ın ahlak prensiplerini öğrenmektedirler.
Hutbemi sevgili peygamberimizin bir hadis-i şerifleriyle bitiriyorum: “ Kim Kur’an okur, onunla amel ederse; kıyamet günü onun ana babasına ziyası güneşin ışığından daha parlak bir taç giydirilir.”
Abdülkadir KAYA
İhlâs Marmara Evleri Camii İmam- Hatibi BEYLİKDÜZÜ
