Burhan Öçal'ın ritimleriyle parkur sporu yaptılar

İstanbul, Kapalıçarşı çok özel bir projeye ev sahipliği yaptı. Parkur sporunun dünya çapında bilinen iki ismi olan Red Bull sporcuları Dominic Di Tommaso ile Hazal Nehir, Kapalıçarşı'nın çatısında parkur sporu yapmıştı. İkilinin bu özel hikayesine Türkiye'nin en önemli sanatçılarından Burhan Öçal'ın müzikleri eşlik etti.

Burhan Öçal'ın ritimleriyle parkur sporu yaptılar
TAKİP ET Google News ile Takip Et

İstanbul, Kapalıçarşı çok özel bir projeye ev sahipliği yaptı. Parkur sporunun dünya çapında bilinen iki ismi olan Red Bull sporcuları Dominic Di Tommaso ile Hazal Nehir, Kapalıçarşı’nın çatısında parkur sporu yapmıştı. İkilinin bu özel hikayesine Türkiye’nin en önemli sanatçılarından Burhan Öçal’ın müzikleri eşlik etti.

Alanında dünya çapında tanınan; Red Bull parkur sporcusu Dominic Di Tommaso ‘Grand Maze’ olarak adlandırılan video projesi kapsamında İstanbul’u ziyaret etti. Türkiye’nin uluslararası arenada başarıya ulaşan kadın parkur sporcusu Red Bull sporcusu Hazal Nehir ev sahipliğinde Kapalıçarşı’nın çatısında tarihi bir yolculuğa çıkan ikili, etkileyici bir atmosferde parkur sporunu yaptı. İki başarılı ismin bu özel yolculuğuna Türkiye’nin en önemli sanatçılarından Burhan Öçal’ın müzikleri eşlik etti.

Red Bull Grand Maze’i önemli kılan unsurlardan biri olarak projede yer alan Burhan Öçal Redbull.com’a konuştu. Öçal, “Kapalıçarşı, yurt dışında yaşarken İstanbul’a her gelişimde ziyaret ettiğim bir mekândı. 30 yıl önce Sultanhamam’a, Mısır Çarşısı’na giderdim. Esnafın dikkat çekmek için yaptığı çağrılar olurdu. Sokakta tuhafiye, konfeksiyon, takunya, iskemle satarlardı. Kayıt cihazımı gizlice açıp cebime koyardım, sonra o insanlarla sohbet ederdim. Ne cevherler vardı; çoğu kayıtlarımda var. Kapalıçarşı tarihiyle, atmosferiyle olduğu kadar ahenkleri ve müziğiyle de özgün bir yapı. Bu yüzden projeyle ilgili teklif geldiğinde tereddüt etmeden kabul ettim” dedi.

Öçal, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Böyle tarihi bir mekânda parkur yapmak ve bunun için ritimler üretmek çok keyifli olur diye düşündüm. Koşudaki adımları ritimler, zıplama ve takla hareketlerini ise ritim içindeki senkoplar olarak düşündüm. Bu, akışa bir farklılık kattı. Ben bir ritimci olarak, duyduğumdan yola çıkıyorum. Parkur sporcularının her adım atışlarında çıkan sesi hayal ettim ve müziğin koşuyla senkronize olmasını istedim.”