(Özel) Yöresel dokuma kıyafetler ile zamana meydan okuyorlar

Ataşehir'de yaşayan Sinoplu kadınlar, coğrafi işaretli geleneksel Ayancık keteni ve Boyabat çemberi üretimine başladı. Yöresel dokuma kıyafetler üreten kadınlar, zamana meydan okuyarak unutulmaya yüz tutan dokuma sanatını İstanbul'da yaşatıyor.

(Özel) Yöresel dokuma kıyafetler ile zamana meydan okuyorlar
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Ataşehir’de yaşayan Sinoplu kadınlar, coğrafi işaretli geleneksel Ayancık keteni ve Boyabat çemberi üretimine başladı. Yöresel dokuma kıyafetler üreten kadınlar, zamana meydan okuyarak unutulmaya yüz tutan dokuma sanatını İstanbul’da yaşatıyor.

Ataşehir’deki Sinoplu kadınlar dokuma tezgahı ile Sinop’un geleneksel ve tescilli ürünleri olan Ayancık keteni ve Boyabat çemberinin üretimini yapıyor. 3 bin 300 iplik ile yapılan çemberler özenle hazırlanıyor ve özel günlerde kullanılıyor. Ayancık’ta, keten bitkisinden ürettikleri ipliklerin dokunması ile üretilen ketenlerden çeşitli ev tekstil ürünleri ve yöresel kıyafetler yapılıyor. İplikleri Keten bitkisinden yapılan Sinop’a tescilli ürünler kök boyası ile renklendirilerek organik yapıları bozulmadan üretiliyor.

Kadınlar STK’ların desteğiyle Sinop’tan getirilen 3 dokuma tezgahı ile üretime başlarken, aynı zamanda Sinop’tan gelen bir hoca da dokuma yapmayı öğrenmek isteyen kadınlara eğitim veriyor.

Projeyi başlatan Halime Şahin, "Sinoplular olarak memleketimizi gerçekten çok seviyoruz. Memleketimizin birbirinden değerli her ilçesinin kültürel değerleri İstanbul’da neden olmasın, yaşatalım dedik. Derneklerimiz, STK’larımız bize bu konuda yardımcı oldu sağ olsunlar. Sinop’un birbirinden değerli dokumalarını İstanbul’da Ataşehir’de hayat buldurduk. Biz Sinoplular olarak Türkiye’nin en mutlu iliyiz bu mutluluğumuzu da kıyafetimizden, yemeğimizden görselimizden her şeyimizle görebilirsiniz.

“Tohumdan sanata diyoruz”

Şahin, "Sinop’un dokuma kursunu buraya açtık. Kursumuz gerçekten çok önemli ve çok özel çünkü burada inanın her ilmeği, her ipliğini biz üretiyoruz. Kendimiz buraya mini bir fabrika kurduk. Çemberimiz, Boyabat ilçemizin ve Saraydüzü’nün patenti tescilli çemberi 3 bin 300 tane iplikten oluşuyor. Burada çözgüsünü kendimiz yaptık. İpliklerini, tezgahlarını tamamen hepsini burada kendimiz kurduk. Ve yine Ayancık’ın keteni, tescilli bu ürünler coğrafik işaret almış ürünler. Tohumdan sanata diyoruz. Keten organik bir kumaş olarak üretiliyor ve biz bundan kıyafetinden tutun baş örtüsüne, yemenisine, şalvarına, ayakkabısına, çantasına her şeyi yapıyoruz. Ayancık ketenimiz de ekiliyor, büyütülüyor ve İstanbul’a gelip buraya gelip sanat haline dönüyor” dedi.