Çekişmede 2. Raund

Ak Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş yazılı bir basın açıklaması yaparak Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar'a yanıt verdi.

Çekişmede 2. Raund
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Önceki gün karşılıklı gerçekleştirilen basın toplantıları ile alev alan tartışma büyüyor. Karakaş, yaptığı yazılı açıklamada Işıklar’a sert ifadelerle yüklendi. İşte Karakaş’ın o açıklaması…

 

Mahalle başkanım bile senden çok oy alır

Karakaş, Işıklar’ın “İnşallah aday olur da kendisine siyaseti öğretirim” sözlerine cevap verdi. Ak Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş “Benim mahalle başkanım bile senden daha çok oy alır” dedi. Karakaş açıklamalarının devamında “Belediye Başkanlığı adaylığına gelince; sen hele bir aday olda, ondan sonra görelim. Ama şunu da çok iyi bil ki; benim mahalle başkanım aday olsa, senden daha fazla oy alır. Çünkü, AK Partide bizim makam ve mevki meselemiz yoktur. AK Parti kurumsal bir partidir. AK Parti’de aday yaptığımız kişide seçimi kazanmak için sonuna kadar mücadele eder. Onun için benim mahalle başkanım bile seni yenebilecek güçtedir. Sen bunun farkında ol, bizde isimler çok önemli değildir” ifadelerine yer verdi.

 

Karakaş’ın yazılı açıklamasının devamı şu şekilde:

 

Benim beynimde 2071’in vizyonu var

“Benim beynimi açarak bakmak istiyormuşsunuz. Benim beynimi açtığınız zaman, Silivri’nin 2023 vizyonunu görürsünüz, Silivri’nin 2071 vizyonunu görürsünüz. Silivri’nin raylı  sistemini, yeni yapılacak olan belediye binasını, emniyet binasını, yeni yapılacak olan 7 okul binasını, kültür merkezini, yapacağımız yeni stadı, 2020 Olimpiyatlarını gerçekleştirmek istediğimiz ve yapmayı düşündüğümüz 42 bin kişilik stadyumu, yapacağımız buz pateni pistini, yapacağımız gençlik merkezini, kapalı yüzme havuzlarını görürsünüz. Benim beynimi açtığınız zaman, Silivriliye yakışacak bir Silivri görürsünüz.

 

 

Senin beyninde tüyü bitmemiş yetim hakkı görürüm

“Ama ben senin beynini açtığım zaman, kafanda ki tilkilerin kuyruklarının bir birine nasıl değmediğini görürüm. Ben senin beynini açtığım zaman, yola çıktığın yakın arkadaşlarını nasıl sattığını, düne kadar ağabey dediklerini, bu gün nasıl kötülediğini, küçük hesaplarla belediyeyi nasıl yönettiğini, belediyeyi nasıl 4 milyon borç faizine bulaştırdığını, Silivri ile ilgili hayalden başka bir şey yapmadığını, küçük, dar alanlarda nasıl kısa paslaşmalar yaptığını, çöken yolları, insanları nasıl kandırdığını, Gümüşyaka pazarını birilerine nasıl peşkeş çektiğini, bu pazarı birilerine  verdiğinde tüyü bitmemiş yetimin hakkını nasıl yedirdiğinizi, Belediye bütçesinden ödediğin 700 bin liralık cep telefonu faturalarını, 5 Milyon (5 trilyon) değerinde festivallerini, eğlencelerini, 35 Milyon liraya sattığın Silivri arazilerini, belediyesini en çok, nasıl borçlandırdığını görürüm. Ben senin beynini açtığım zaman, nasıl küçük bir Silivri oluşturduğunu görürüm.”

 

Kıblen belli olsun

“Sayın Başkan doğru söylemiş, bizimle, belediye başkanımız arasında siyah ve beyaz kadar fark vardır. Ama kimin siyah kimin beyaz olduğuna bu millet karar verecektir. Ben, Belediye Başkanına şunu söylüyorum; Bu laf ebeliğini ve insanları kandırmayı bırak, karanlıkta her kese göz kırpmayı bırak. Kıblen belli olsun. Ne olduğun neci olduğun belli olsun. Her tarafa girerek, insanların ağzına şeker sürerek onları kandırdığını zannediyorsan yanılırsın. Bu senin dönüp dolaşıp bulur. Ne oldu da, Yılmaz Kandemir bu gün seni kötülüyor? Ne oldu da, Abdullah Yıldırım bu gün seni kötülüyor? Ne oldu da CHP’nin bütün ileri gelen, sana destek verenleri bu gün kötülüyor?  Beraber yola çıktıkların, bu gün seni neden yarı yolda bırakıyor? Bunu kendi kendine bir sor.”

 

Gölge etme…

“Sen Başbakanı karşılarım diyorsun. Bu güne kadar, davet edilmene rağmen hangi bakanları karşıladın? Silivri’nin menfaatine olacak hangi dosyayı çıkıp, hangi Bakana verdin? Hiç birini. Sayın Başkan; bize gölge yapma. Biz Silivri’ye hizmet ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz. bizim yaptıklarımızı karalama boyutuna getirme. Yaptığımız hizmetler ortadadır. Güneş balçıkla sıvanmaz! Biz Silivri’yi senden daha çok seviyoruz.”

 

Muhasebemi tutmak isterse verebilirim…

“Özcan Işıklar’ın bir yalanı daha ortaya çıktı. Benim ilçe binamın kira bedeli onun söylediği gibi bir rakam değil.Benim kiram 7 bin 500 lira. Biz bu kirayı aidatlarımızla, kendi arkadaşlarımızla oluşturduğumuz fonlarla her ay düzenli olarak ödemeye çalışıyoruz. Ama benim muhasebeciliğimi yapacaksa buyursun gelsin. Ben ona o görevi de veririm. Benim hesaplarımı tutsun, benim muhasebecim olsun. Bana kaynak soruyorsa, parayı nereden buluyor diye soruyorsun. Biz bu giderleri arkadaşlarımızla karşılıyoruz. Şimdi ben ona soruyorum; CHP ilçe örgütünün minibüslerini, halkla ilişkilerine hazırlanan afişleri,  CHP’nin panolara asılan fotoğraflarını sen hangi parayla yaptırıyorsun. O kaynakları birilerini otlatarak mı buluyorsun. Madem paran vardı neden CHP irtibat bürosunun kirasını ödemedin? Birde Değirmenköy irtibat büronuzun kira bedeli olan 16 bin lirayı ‘bulamadık, ödeyemedik’ diyorsun. Peki CHP’nin minibüsü bangır bangır dolaşıyor, o parayı kim veriyor. Her gün yemek dağıttığın yerler var. Dağıtma kardeşim. Piyasa da benim teşkilatımın hesabını sen yapamazsın, bana da bunun hesabını soramazsın da. Ama ben sana sorarım. Silivri Belediyesinin bütçesini har vurup harman savuramazsın. Bu parayı niçin tahsil etmiyorsun. CHP benin paramla, Silivri’nin parası ile  afta tafra yapmaz. Bunu yaparsan da o parayı senin kursağından çıkarır alırız.”

 

Yetimin hakkını gırtlağından alırım!

“Biz borçlu bir belediye devralacağımızı biliyoruz. Özcan Işıklar’ın Silivri’yi hangi uçuruma sürüklediğini de biliyoruz. Kimlerin paralarının ödenmediğini de biliyoruz. Ama biz bunların muhabbetini yaparak siyaset yapmayacağız. Varsa tüyü bitmemiş yetimin hakkı kursağında çıkarıp alırız. Biz Silivri’yi hizmet noktasında şaha kaldırmak için geliyoruz. Bu gün Silivri’nin ihalesini alanlar kimler? Kaç tane Silivri’nin içerisinden müteahhit çıkmış? Niçin aynı şahıs üzerinde ihaleler dönüyor. Gümüşyaka pazarını kim yaptı? Yol düzenlemelerini kim yaptı? Bu firmaları açıkla ondan sonra gel bana aklanmadan bahset. Kendi önünde ki dağı görmüyorsun, bizim önümüzde ki çakıllarla uğraşıyorsun.”