'Koronavirüs kaygılarını kontrol edemeyenler ruh sağlığı uzmanlarıyla görüşmeli'

Çin’de başlayan ve tüm dünyada hızla yayılan koronavirüsün oluşturduğu psikolojik etkiler ile ilgili açıklama yapan Medicana International İstanbul Hastanesi Klinik Psikolog Melis Çekiçoğlu, “COVID-19 vakalarından sonra kaygısı artan ve kaygılarını kontrol edemeyen kişilerin tedavi görmesi için ruh sağlığı uzmanlarıyla görüşmesi önem taşır" dedi.

Tüm dünyada yaygınlaşan ve pandemi olarak kabul edilen koronavirüs özellikle yaşlılarda ve kronik hastalığı olan kişilerde ölüm ile sonuçlanabilen ciddi bir sorun olarak dünya gündemine oturdu. SARS ve MERS virüsleriyle aynı grupta yer alan koronavirüsün, SARS’tan çok daha hızlı yayılım gösterdiği ancak SARS kadar ölümcül olmadığı tespit edildi. Koronavirüs, insandan insana çok kolay bulaştığı için hızla yayılarak insanlarda ateş, solunum problemleri, kuru öksürük ve solunum darlığı gibi belirtilere yol açıyor. Şiddetli vakalarda ise virüsün neden olduğu hastalık, akut solunum, solunum yolu enfeksiyonu, böbrek yetmezliği, pnömoni ve ölüm ile sonuçlanabiliyor. Son derece kolay ve hızlı yayılım gösteren koronavirüs (COVID-19) oluşturduğu etki nedeniyle tüm dünya ülkelerinde hayatı olumsuz etkiliyor. Önceleri yalnızca medya ve sosyal medyada yaygın olarak konuşulan koronavirüs vakaları, artık her ortamda sıklıkla gündeme geliyor. Toplumun bilgilendirilmesinde önemli bir paya sahip olan bu haberlerin sürekli olarak takip edilmesi, başta çocuklar olmak üzere her yaştan insanın diken üstünde olmasına yol açıyor ve kişilerin psikolojisi üzerinde negatif etki oluşturuyor.

Tüm dünyada etkili olan ve toplumun diken üstünde olmasına yol açan koronavirüs, insanların birbirlerinden ve özellikle yabancı uyruklu kişilerden kaçmasına dahi yol açabiliyor. İnsanları birbirine uzak durmaya iten bu durum, kaygı ve endişeleri körüklüyor. Koronavirüs hakkında özellikle sosyal medyada yer alan asılsız haberlere sürekli olarak maruz kalmak, insanların psikolojisi üzerinde olumsuz etki oluşturuyor. Bu süreçte kişinin anksiyetesinin artmasına yol açan bu tip kaynağı belirsiz haberleri takip etmeyi bırakmak, yalnızca yetkili ağızlardan gelen bilgileri dinleyerek gerekli önlemleri almak son derece önemli.

“Koronavirüs kaygılarını kontrol edemeyen kişilerin de tedavi görmesi için ruh sağlığı uzmanlarıyla görüşmesi önem taşır”

Koronavirüsün oluşturduğu psikolojik etkiler hakkında açıklama yapan Medicana International İstanbul Hastanesi Klinik Psikolog Melis Çekiçoğlu, "Panik atak, kaygı bozukluğu ve özellikle obsesif kompulsif bozukluk (OKB), tanısı almış kişilerde hasta olma endişesi bulunur. Normal zamanlarda bile diğer insanlarla temastan kaçınan bu kişilerin, koronavirüsün oluşturduğu pandemi durumunda takıntılarında artış görülebilir. Uyku ve dikkat bozuklukları oluşabilir. Bu tip hastalığı olan kişilerin bilim otoritelerini ve resmi kaynakları dinlemesi, onlara itibar etmesi son derece önemlidir. Hali hazırda psikolojik tedavi gören kişilerin yanı sıra COVID-19 vakalarından sonra kaygısı artan ve kaygılarını kontrol edemeyen kişilerin de tedavi görmesi için ruh sağlığı uzmanlarıyla görüşmesi önem taşır" dedi.

“Koronavirüsün ölüm haberleri çocukların yanında izlenmemeli”

Koronavirüsün çocuklar üzerindeki etkisi ile açıklama yapan Medicana International İstanbul Hastanesi Pedagog Reyhan Ateş Yücel ise, “Ülkemizde de görülen ve yayılmaya devam eden koronavirüs vakaları, okulların da tatil edilmesiyle birlikte çocukların daha fazla dikkatini çekmeye başladı. Koronavirüs tehdidi ve ölüm oranı gibi bilgiler çocuğun korkmasına yol açabilir. Bu yüzden bu tip haberlerin çocukların yanında izlenmemesi önemli. Hastalığın yayılım hızının ve ölümle sonuçlanan vaka sayısının artması çocukların, öncelikle kendilerinin ve ebeveynlerinin de hastalığa yakalanma ihtimalini düşünmelerine yol açıyor ve en kötü senaryoyu akıllarına getirmelerine neden oluyor. Çocukların kafalarında oluşan bu belirsizliğin giderilmesi, onların psikolojik olarak rahatlamaları için son derece önemli. Bu noktada çocukların hastalığın ne olduğuna, nasıl bulaştığına dair basitçe bilgilendirilmesi gerektiğini ifade ediyor. Ancak gereksiz ve aşırı bilgilendirmeden kaçınmak, bunun yerine çocuğun koronavirüs hakkında duyduklarını ve onun bu konuda neler hissettiğini anlatmasını sağlamak gerekiyor. Çocuğun sorduğu sorulara açık ve dürüst cevaplar verilmeli, koronavirüse yakalanmamak için alınabilecek gerekli önlemlerin hastalığın bulaşmasının engellenmesinde etkili olduğu onları korkutmayacak şekilde anlatılmalıdır. Hijyen önlemleri alındığı takdirde kendisinin ve yakın çevresinin güvende olduğu çocuklara hissettirilmelidir" şeklinde konuştu.