Mustafa Cengiz: "Maçlar illa bir şehirde oynanacaksa, İstanbul olsun"

GALATASARAY KULÜBÜ BAŞKANI MUSTAFA CENGİZ, KULÜBÜN YAYIN ORGANINA YAPTIĞI AÇIKLAMADA MAÇLARIN OYNANACAKSA İSTANBUL'DA OYNANMASI GEREKTİĞİNİ SÖYLEDİ. CENGİZ, TFF'NİN KULÜP GİDERLERİ KONUSUNDA YARDIMCI OLMASI GEREKTİĞİNİ DE AKTARDI.

Mustafa Cengiz: &quotMaçlar illa bir şehirde oynanacaksa, İstanbul olsun"
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz, kulübün yayın organına yaptığı açıklamada maçların oynanacaksa İstanbul’da oynanması gerektiğini söyledi. Cengiz, TFF’nin kulüp giderleri konusunda yardımcı olması gerektiğini de aktardı.

Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz, kulübün yayın organına yaptığı açıklamalarına sağlık durumu ile ilgili konuşarak başladı. Mustafa Cengiz, "Sağlığım gayet iyi. Yaşam bir tiyatro sahnesi. Abdurrahim Bey, hocam ve Yusuf Bey hep beraberdik ama piyango üçüne vurdu, bana vurmadı. Onların dinlendiği bir süreç var. Galatasaray dev bir yaşayan organizma. Günde gelen mail sayısını bilmiyorum. Görevi elimizden geldiğince sürdürmeye çalışıyoruz. Bana bir şey olmadı ama eğer yarın bize bir şey olursa, arkadaşlarımız bayrağı alıp yola devam ederler" dedi.

"Çoktan çok, azdan az gider, en büyük zararı biz gördük"

Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz, maçları seyircisiz oynamanın büyük maddi sıkıntılara yol açtığını aktararak, "Tabii ki hiç beklenmeyen bir anda geldi bu virüs. Çoktan çok, azdan az gider diye bir laf var. Burada da en büyük zararı biz gördük. Çünkü en yüksek yayın geliri ve seyirci geliri bizdeydi. Bu maçların seyircisiz oynanmasının verdiği zarar 105 milyon TL. Gelecek yıl çarpan etkisiyle birlikte 230 milyon TL’yi aşkın bir yükü var. Ama her şeye rağmen bu yükün altından kalkacak, bütün bütçe, plan programını yapacak kabiliyettedir. Yönetimimiz en kötü güne hazırlanmakta ve bütün bu zorlukların tek tek üstesinden gelmekte. Galatasaray’ı yakından izleyenler vardır. Biz ilk kez ek bütçe istemeden yılı bitiren bir yönetimiz. Yüzde 5 aşılması durumunda ek bütçe isteme hakkına sahibiz. Ama tarihinde ilk kez gerçekçi bütçelerle bütçenin dışına çıkmadık. Ama korona virüs nedeniyle amatörleri de kapsayan bir bütçe çalışması içindeyiz. Mevcut duruma uygun bir bütçe yapıyoruz ve saygın bittiğinde ilk fırsatta genel kurulun önüne getirmek için çalışıyoruz" açıklamasında bulundu.

"Bu süreci atlatacağız"

Ekonomik olarak futbolcuları üzmeyecek bir plan için çalıştıklarını aktaran sarı-kırmızılı başkan, "Zor durumlar 2-3 tür insan ortaya çıkarır. Bizim gibi sivil toplum örgütü ve sosyal camialarda her zaman kahramanlar, fedakarlar olmuştur. Kurtuluş Savaşı’nda olduğu gibi kendisini feda edenler olmuştur. Biz kimseden can fedası istemiyoruz. Biz bu sıkıntılı süreci aşmak için oyuncularımızdan resmi olarak fedakarlık istedik. Kendileri bunu inceliyor. Sağ olsun Selçuk İnan buna olumlu yaklaştı. FIFA’nın belirlediği ölçütlere uyarak bu süreci atlatacağız. Bütün sporcu kardeşlerimizle birlikte bu süreci geçeceğiz. Ekonomik olarak mevcut futbolcuları üzmeyecek ve gelecekleri de darlığa itmeyecek bir durum istiyoruz. Ama belli bir harcama içinde yapacağız bunu. Dünyada belli bir süre geçene kadar hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Ekonomik, fiziksel, toplumsal olarak geçerli bu durum. Biz de buna en iyi şekilde, camiamızın beklentilerine uygun şekilde hareket edeceğiz" şeklinde konuştu.

"Abdurrahim yanlış yorumlandı"

Galatasaray İkinci Başkanı Abdurrahim Albayrak’ın sponsorluk hakkında yaptığı açıklamalara ilişkin konuşan Cengiz, "Abdurrahim Bey’in açıklamalarını ben de izledim. Çok duygusal bir programdı. O andaki ruh hali üzerine, sponsorluklar gibi konuların girmesi, onun da yanlış anlaşılmalara yol açacak, söylemlere yol açması, iyi veya kötü niyetliler tarafından yanlış yorumlandı. Burada önemli olan nokta sponsorların tepki vermesi. Ülkenin içinde bulunduğu zor duruma karşın Galatasaray zor durumda. Halka açık şirketler arasında birinci durumda Galatasaray. Borsaya yatırım yapanlar, kağıtları ve arkasındaki mali gücü didik didik incelerler. Bununla yaşayan insanlar var. Galatasaray en iyi yanıtı şu anda borsada buluyor. Bir de sponsorlarımız da gerekli tepkiyi verdi ve buradayız dediler. Bizim 70’i aşkın sponsorumuz var. Bunların arasında maddi olarak ödeme güçlüğü çekenler olabilir. Ama hepsi çok dik durdular. Opsiyonu kullanamayacak olanlar da olabilir ama bizim de B planımız, C planımız var. Önceden 120 milyon TL olan sponsorluk geliri şu anda 220 milyon seviyesindedir. Türk halkı çok büyüktür, yaş ortalaması 30’dur, 40’lı yaşlarındaki insanlarımız bile kaç ekonomik sıkıntı yaşamıştır bilmiyorum ama mücadeleden sapmayan bir toplumuz. Galatasaray da bu toplumun bana göre en önemli üyesi. Toplumun bu çimentosu asla bozulmaz, sonuna kadar mücadele eder. Gerek sponsorluk gerekse de diğer konular toparlanır. Ama 5 ay, ama 6 ay sürer ama mutlaka toparlanır. Türk Telekom, çok büyük destek oldu. 30 milyon TL’ye stadın isim hakkının uzatılmasını istediler. Artı bir katkı daha sağladılar. 38 milyon TL bir katkı oldu neredeyse. Galatasaray şu anda sosyal etkileme konusunda dünyanın ilk 5’inde. Galatasaray dünya çapında bir marka ve önemli olan bu markaya saygın davranarak bayrağı devrederken bu şekilde devretmemiz" dedi.

"Amatör şubeleri kapatmamız asla düşünülemez"

Abdurrahim Albayrak’ın amatörler branşların kapatılması yönündeki açıklamalarının yanlış anlaşıldığını aktaran Başkan Cengiz, "Abdurrahim Bey’in duygusal söyleminde konuşmaların istenmeyen yerlere gitmesi, bizi bu programı yapmaya itti. Göreve geldiğimizde, basketbolda transfer yasağı vardı. Basketbol ve voleybolda 80 milyon TL’ye yakın borcumuz vardı. Bizimle çalışan bütün basketbol antrenörlerimiz hacize gitmişti. Haklı tabii insanlar, alacakları var. Futbolda da transfer yasağımız vardı ama 3 gün içinde kaldırmıştık. Nagatomo’yu kadroya almıştık. Çok hızlı gelişti konular. O günden sonra camianın, taraftarların desteğiyle başarılı olduk. Biz hiçbir zaman amatörleri ikinci plana atmadık. Galatasaray Başkanı olarak, elimden geldiğince maçlara gitmeye çalıştım. Bir iki yerde eksik kaldım. Zaman bulamadığım için içimde ukdedir, engelli sporcularımızı izleyemedim, bir de Kalamış’ta kürek yarışlarını izleyemedim. İsterdim ki her yerde olayım. Abdurrahim beyin kastı, burayı kapatalım demek değildi. Geçici bir süre dedi. Duygu yoğunken insanlar kendisini tam ifade edemez. Amatörlerle ilgili gerçekçi politikalar ve bütçeler yapıyoruz. Tekrar ediyorum, ilk kez ek bütçe istemeden mali yılı bitirdik. Geçmişte çok yüksek harcamalar yapıldı. Sadece basketbola 35-40 milyon Euro’luk harcamalar yapıldı. Biz, bu amatör sporların çoğunu Türkiye’ye getiren kulüp olmakla övünüyoruz. Bizim bu şubeleri kapatmamız asla düşünülemez. Uzun vadede bu branşları kendisine yeter hale getirmeye çalışıyoruz. Bunun yanında Türk gençlerinin yetişmesini ve rol model olmasını istiyoruz. Bizim hedefimiz bu. Bırakın amatörleri kapatmayı, onları hayali olmayan bütçelerle, Türk sporcuları hedef alan bir duruma getirmek istiyoruz. Yabancılara hiçbir zaman karşı değiliz ama mali olarak kendi yağımızda kavrulmayı hedefliyoruz. Gerek basketbolda, gerek voleybolda bütçeyi düşürmemize rağmen başarımız daha yüksek. Rakamlar ortada. Biz şu anda bırakın amatörü kapatmayı, AK Parti hükümeti müthiş bir yasa çıkardı. Profesyonel futbolcuların sözleşmelerinden kesilenlerin amatöre harcanması, devrim niteliğinde bir karardır. Ancak bu biraz zora sokuldu. Son vergi düzenlemeleri, yönetmelik bazında bir belirsizlik doğurdu. Biz aylardır amatörde bu desteği alamıyoruz, yönetmelik çıkmamıştı. Yönetmelik çıktı ve Maliye Bakanlığı bunu hızla düzenleyecek. Biz de milyonlarca lira amatör spor vergisini alacağız. Maliye kendi açısından haklı, spor kulüpleri de haklı. Biz bırakın amatörleri kapatmayı, mali açıdan güçlenmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Amatör şubelerin mali anlamda getirisi yok. Ama biz faaliyet zararının olmaması için çalışıyoruz. Umarım ileride seyirci sayısı arttıkça gelir artacaktır. Mesela basketbolda büyük bir ezeli rakibimizle oynamadığımız zaman, 3-4 bin TL gelir oluyor, bu da güvenlik giderine bile yetmiyor. Ama biz dengeyi sağlıyoruz ve sağlamaya da devam edeceğiz" sözlerini sarf etti.

"Giderleri TFF karşılayacak mı? Karşılarsa olabilir. Gelirimiz olmadığı dönemde bu maliyetleri karşılamak istemeyiz"

Ligler oynanırsa TFF’nin maddi destekte bulunması gerektiğini savunan Başkan Cengiz, "UEFA ile haftada 1 kez görüşüyoruz. FFP sürecinde 2+1 yıl men tehlikesi vardı. Yaklaşık 4 ay resmen UEFA’ya taşındık. Hiçbir avukat da tutmadık. UEFA tarihinde ilk kez ikinci yapılandırmayı alan kulüp olduk. Sonrasında UEFA sallandı ve kendi içlerinde buna itiraz edenler oldu. CAS’a gidildi ve buradaki davayı kazandık. UEFA’nın sağlam ve doğru duruşu var. Dünkü toplantıda da bunu gösterdi. Biz Ceferin’e destek veriyoruz. Bu durum şahsi ve muhatap olan TFF. Ama bizim de Galatasaray olarak yakın ilişkilerimiz var. UEFA haziran ayını hedefliyor ama takvimi netleştiremiyor. Biz de netleştiremiyoruz. Ne derece doğru ama bu virüsün 27 derecenin üzerinde yaşamayacağı iddia ediliyor. Bunun etkisini haziranda yitireceğiz, liglerin de seyircisiz de olsa haziranda başlayacağı tahmini var. Ama hiçbir şey net değil. Bizim görüşümüz bu liglerin er meydanında tamamlanması, kağıt üzerinde tamamlanmaması. Biz tamamlanmasını istiyoruz. Sıcak iklime de futbolcu yorgunluğu ve maliyet açısından karşıyız. Mesela Beşiktaş maçı normal oynansaydı, giderimiz 700 bin TL’ydi. Seyircisiz olunca 400 bin TL. Bu giderleri TFF karşılayacak mı? Karşılarsa olabilir. Gelirimiz olmadığı dönemde bu maliyetleri karşılamak istemeyiz. Bu ligler ama haziran, ama ağustos, ama eylülde bitecek" açıklamasında bulundu.

"İlla ki 1 şehirde oynanacaksa neden İstanbul değil"

Liglerin sabit bir şehirde oynanması durumunda bu şehrin İstanbul olması gerektiğini savunan Başkan Cengiz, şöyle konuştu:

"Ligler ya doğal akışında gider. 8 hafta çok hızlı şekilde deplasman ve iç sahada devam eder. Bizim 8 maçımızın 3’ü iç saha. Herkes kendi çıkarına göre konuşmayı tercih ediyor. Biz objektifiz. Eğer illa ki 1 şehirde oynanacaksa neden İstanbul değil. Yaz ayına sarktığında en uygun yer İstanbul. Ama eğer çözüm Rize ise, Rize’ye gideriz, Antalya ise Antalya’ya. Böyle bir durumda TFF’nin giderleri karşılamasını isteriz. Ama bana göre İstanbul daha doğru. Eğer eylül, ekim ayında oynanacaksa güneyde bir yerde olabilir. Seyircili oynanacaksa herkesin kendi evinde oynansın maçlar. Bizim Beşiktaş maçındaki kaybımız 10 milyon TL. Ülkemizin canı sağ olsun. Ama tabii ki mali konu çok önemli. Bu konuda TFF’nin reel inisiyatif alması gerekir. Ben yaptım oldu demekle olmaz, bir araya gelerek istişare yapmamız gerekir. Kulüpler Birliği’nde üst üste toplantılar yaptık. Hem yayıncı kuruluş hem diğer ilişkiler açısından toplantı gerçekleştirdik. Ligler başladığında oynanış şekli ile ilgili kulüplerle mutlaka istişare edilmeli. Mali genel kurula hazırdık. Genel kurul, mali yılı kapsıyor. Sportif AŞ ile derneğin mali yılının senkronizasyonu çok önemliydi. Tüzük Tadil Genel Kurulu yapacaktık ama hepsi alt üst oldu. Ancak devletimizin verdiği bir karar var. Önlemler bittiğinden 1 ay içinde yapacağız. Bütçe çalışmamız da gerçekleşiyor. Hem dernek, hem Sportif AŞ bütçesini yeniden oluşturuyoruz. Mali genel kurulumuzun onayına sunacağız. Takdir onların."

"Anadolu deyimiyle, namus belası devam ediyor"

"Bizim için en kolayı gitmekti" diyen Başkan Cengiz, "Bütün spor kulüplerinde başka bir ajandası, başka bir planı olmayan insanlar, mahalle takımından tutun, büyük profesyonellere kadar en önemli şey, insanın ailesini ikinci plana atarak çalışması ve takdir görmemesi insanı üzer. Ben bunu dert etmem. Zaten çocukluğumuzdan bu yana aşkımız burası. Ama tabii ki isyan edip ‘Ben nerede yanlış, hata yaptım?’ diye soruyorsunuz. 2 yılda UEFA’dan men alabilirdik. 10 binlerce dilekçe yolladılar UEFA’a, ‘Neden Galatasaray’a ceza vermediniz’ diye. Futbol takımını şampiyon yaptık, amatörlerle ilk 4’e oynadık. Tabiri caizse, elimizden giden evimiz Florya’yı geri aldık. Ama bütün bunlara rağmen ‘Sizde iletişim bozukluğu var, inin aşağı’ dediler. ‘Bize köfte dediniz’ diyorlar. Demedim kardeşim, ben başka bir şey kast ettim, laf düştü. Yani burayı amatör ruhla profesyonelce yönetiyoruz. İnsanları küstürmeyeceksiniz. Derler ki, 2 yılda 2 şampiyonluk ve 4 kupa almış, Florya’yı almış, Riva’yı dengelemiş, tarihinde ilk kez kar etmiş, gerçekçi bütçeyle gelmiş, sen bunu ibra etmezsen yarın kimi ibra edeceksin? İlla ahbap çavuş ilişkisi mi olmalı, devre arkadaşı mı olmalı? Abdurrahim Bey’in durumunda öyle bir tetikte bekleyip hücuma geçtiler ki. 3 gün sinirim bozuldu. Ne ben ne de Abdurrahim Bey bunu hak etti. Onlar üzülünce biz onlardan daha çok üzülüyoruz. Hepsi çok iyi Galatasaraylılar. Ama ayrılıp gitmek, terk etmek en kolayı. Ama yarın bize kaçtılar denmesinden çekindik. Anadolu deyimiyle, namus belası devam ediyor. Bizim için en kolayı gitmekti. Önümüzdeki genel kurulda belki bizi ibra etmeyecek olanlar, belki bize iyilik yapacak. Ama alnımız açık yüzümüz pak. Bunu yapanlar kara delik gibi sinerjinizi emenler, 1 kez bile teşekkür etmeyenler, şu anda bile konuşurken Mustafa Cengiz’i nasıl eleştireyim diye bakanlar, ne Galatasaray’a ne de kişiye hayır eder. Ben yapıcı ve sağlıklı eleştiriyi dikkatle dinlerim, çünkü alınacak çok ders vardır. İnsan yapıcı eleştiriden korkmaz. Ama yıkıcı, aşağılayıcı eleştirileri kabul etmek mümkün değil" şeklinde konuştu.

"En büyük gider payımız olan futbolcu giderlerinden bir kısıntıya gitmek istiyoruz"

Bu süreçte giderleri azaltmak için çalıştıklarını aktaran sarı-kırmızılı Başkan, "Bizim aktifimizde olan bütün futbolcular çok değerlidir. Tabii ki oyunculara teklifler gelip gidebilir. Ama resmi olarak gelmeyen teklifler hakkında hiçbir konuda yorum yapamam. Bu yıl acil alınması gereken önlemler var. Bizim yaptığımız hesaplamalar kısa ve uzun dönem olarak. Kısa dönemde giderlerimizi azaltmamız gerekiyor. Yıllık 60 milyon Euro vergi hariç giderimiz var. Bizim inmesini istediğimiz bölüm çok önemli bir tutar değil. Yaklaşık 10 milyon Euro tutuyor. Bizim 150 milyon Euro gider bütçemiz içinde bu durum yüzde 10 bile değil. Asla yüzde 10’un üzerine çıkmayacak bir pay ama acilen alınması gereken bir önlem bu. Nakit akış planı için bu gerekli. Ülke ve dünya çok zor bir durumdan geçiyor. Bu durumu aşmak için acil önlemler almalıyız. En büyük gider payımız olan futbolcu giderlerinden bir kısıntıya gitmek istiyoruz" dedi.

"Bize düşen destek olmak"

Korona virüsle mücadele kapsamında yapılan yardımlardan söz eden Mustafa Cengiz, "Devlet zor duruma düşünce millet gayretli olmalı. Tüm kurtuluş savaşları da böyledir. Türk toplumu da çok büyük bir toplumdur. Biz bunu olumlu anlamda düşündük. Yapılan hayır gizli olmalıdır ama bu hayır örnek teşkil ediyorsa açık olmalı. Hiç ortada kampanya yokken biz bunu realize ettik. Devletle de görüştük bunu ve karınca kararınca diyerek Sağlık Bakanlığı’na aktardık bunu. Fakat akşamında devlet kampanya başlattı ve biz kendi kampanyamızı durdurduk. Çünkü devletin raconuna racon kesilmez. Devlet bir yere vaziyet ediyorsa, bir önlem alıyorsa, bizim durumumuz vatandaş olarak, devlete uymaktır, bu yönerge doğrultusunda hareket etmektir. Bir destek verdik ve yerine ulaştığını düşünüyoruz. Sağlık çalışanlarımızın verdiği mücadele ve şehitler ortada. Devletimiz mücadele ediyor ve bize düşen de destek olmak" ifadelerini kullandı.

"Şehir Hastaneleri yapıldı. Bu müthiş bir öngörü ve vizyondur"

Cengiz, şöyle devam etti:

"Mecidiyeköy’deki otel konusunda elimizden geleni yaptık. Burada devleti tebrik ediyorum. Ben devletten gelmeyim ama sağcısı da solcusu da devletçidir. Hepsi ortak noktada buluşur. Burada hazır duran bir yer var. İstediği kadar da Sağlık Bakanlığı kullansın. 13 Nisan 2019’da Milli Güvenlik Kurulu’nda alınan bir karar var. Dünyada çıkabilecek pandemiye karşı önlemler alınması şeklinde bir karar var. Resmi Gazete’de var bu. Bu müthiş bir öngörü. Ben devletim güçlendikçe mutlu oluyorum. Bunu da bazıları faşist tutuma çekmesin. Burada açık bir önlem var. Politikaya girmiyorum, kimse yanlış anlamasın, Şehir Hastaneleri yapıldı. Bu müthiş bir öngörü ve vizyondur. Bunu eleştirenler oldu. Haklı ya da haksız, ben bilemem bunun tekniğini."

Mesut Bakkal’ın kitabı ve Beşiktaş’ın şampiyonluk talebi üzerine ise Başkan Cengiz, "Biz öyle 100 tane isteriz, 14 yıl şampiyon olamadık. Ben bu konulara girmeyeyim" dedi.

"23 Nisan çok değerli"

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın çok değerli olduğuna vurgu yapan Başkan Cengiz, "23 Nisan çok anlamlı bir bayram. 3 bayramın birleşmesinden oluşuyor ve bizim için çok değerli. Cumhuriyete giden yolda önemli bir kilometre taşı. Dünyada çocuklar için bayram kutlayan tek ulusuz. Bununla da övünüyoruz. Her yıl TRT’nin uluslararası nitelikte düzenlediği organizasyon bu sene korona virüs nedeniyle yapılamıyor. Yürekten kutluyoruz bayramımızı. Koronadan hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımıza, kardeşlerimize, ailelerine başsağlığı diliyorum. Ön cephede çarpışan sağlık ailemize, hemşireden yer hizmetlisine, doktorlara, bilim adamlarına teşekkür ediyorum. Emniyet ve jandarma mensuplarına da teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Son olarak sarı-kırmızılı camiaya mesaj gönderen Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz, "Biz açıklık, şeffaflık ve doğruluk içinde ne varsa camiamızla paylaşıp çözüm yolu ararız. Ama şundan da emin olsunlar, biz onların başını eğdirmeyiz. Bize her zaman deste oldular, her zaman da olacaklar. Bütün camialar değerli ama ben kendi camiam adına konuşurum. Bizim camiamız çok değerli, farklı bir camia. Bu camiayı temsil ettiğim için de onur duyuyorum" ifadelerine yer erdi.