'Uzaktan eğitim çocukların gelecekleri için faydalı olacaktır'

KÜRESEL BİR SALGIN HALİNE GELEN KORONAVİRÜS NEDENİYLE BİRÇOK ÜLKEDE OLDUĞU GİBİ ÜLKEMİZDE DE TÜM ÖĞRENCİLER İÇİN UZAKTAN EĞİTİME BAŞLADIĞIMIZ BİR DÖNEME GİRDİK. ÖĞRENCİLER EVLERİNDE TELEVİZYON VE İNTERNET ÜZERİNDEN DERS İŞLİYOR. PEKİ, BU NOKTADA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER NELER? DOÇ. DR. BERNA GÜLOĞLU, ANNE VE BABALARA TAVSİYELER VERDİ.

TAKİP ET

Küresel bir salgın haline gelen korona virüs nedeniyle birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de tüm öğrenciler için uzaktan eğitime başladığımız bir döneme girdik. Öğrenciler evlerinde televizyon ve internet üzerinden ders işliyor. Peki, bu noktada dikkat edilmesi gerekenler neler? Doç. Dr. Berna Güloğlu, anne ve babalara tavsiyeler verdi.

Covid-19 salgını nedeniyle eğitimlerine evlerinden devam etmek zorunda kalan milyonlarca öğrenci, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından geliştirilen EBA ile tanıştı. Öğrencilerin eğitim süreçlerinin aksamaması için kullanmaya başladıkları bu sistem, evde online eğitim imkanı sağladı. Uzaktan eğitim sisteminin, 21. yüzyılın eğitim sistemi olduğunun altını çizen Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Eğitim Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Berna Güloğlu, 'Zorunlu sebeplerle de olsa, çocukların uzaktan eğitim sistemine erken yaşta maruz kalmaları, gelecekleri için faydalı olacaktır. Nitekim robotik, kodlama, yapay zekadan bahsedilen dijital dünyaya doğan Z ve alfa kuşağı için uzaktan eğitime uyum sağlamanın sanıldığı kadar zor olmadığını görüyoruz; uyum sağlamakta zorlananlar teknolojiyi sonradan öğrenen Y kuşağı olan ebeveynler' dedi.

'Online eğitim çocuklar için doğal akışın bir parçası'

Z kuşağının teknolojiyi, yaşamlarının doğal bir parçası olarak algıladığını ifade eden Doç. Dr. Berna Güloğlu 'İnternetsiz bir dünya hayal edemiyor. Tüm dünyaları teknoloji olduğu için eğitiminde teknoloji yoluyla gerçekleşmesi onlar için doğal akışın bir parçası. Ebeveynlerinin kullanmayı öğrenmesinin zaman aldığı programları anında kullanmaya başlıyor ve hatta ailelerini yeni programlardan onlar haberdar ediyor. Ebeveynlerinin kullanmayı bilmediği programları rahatlıkla kullanabiliyorlar. Bu durum, ebeveyn-çocuk arasındaki güç dengesini bozuyor. Ebeveynler, 'çocuğumun kontrolünü mü kaybediyorum' endişesine kapılıyor. Bunun sonucunda da aslında ne olduğunu tam olarak da bilmediği bir sistemi eleştirmeye başlıyor. Böyle yaparak da çocuğuyla ilişkilerini daha da zorlaştırıyor' diye konuştu.

'Dersler ve ödevlerden sonra çocuklarınızla oyun oynayın'

Çocukların akademik gelişimi kadar duygusal ve sosyal gelişimlerinin de önemli olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Güloğlu, 'Okullar, çocukların hem akademik gelişim hem de sosyal ve duygusal gelişimine katkı sağlıyordu. Çocukların buna da çözüm bulmaya başladığını ve ders saatleri dışında tıpkı yetişkinler gibi arkadaşlarıyla internet üzerinden sosyal ilişkilerini kurmaya başladıklarını gözlemliyoruz. Oyun, çocukların kendilerini ifade etme yoludur. Evde kalmak zorunda olduğumuz zorlu günler geçirdiğimiz şu günlerde çocuklarda bazı sıkıntılar olabilir. Oyun yoluyla hem eğlenir hem de duygularını ifade ederek rahatlar. Çocukları, ders çalışmaya zorlamak yerine rahatlamalarını sağlayacak keyifli etkinlikler yapmak, onlarla oyunlar oynamak daha gelişimleri açısından daha etkili olacaktır. Arkadaşlarıyla olduğu kadar, ebeveynleriyle de oyun oynamaktan hoşlanırlar. Sevildiğini ve kabul görüldüğünü hisseden çocuk, sağlıklı ve başarılı bir birey olacaktır. Dersler ve ödevi bittikten sonra çocuklarınızla oyun oynayarak geçireceğiniz zaman dilimleri yaratarak gelişimlerine katkı sağlamış olursunuz. Örgün eğitimde öğretmen anlatır, sonrasında konuyu pekiştirecek ev ödevleri verir. Uzaktan eğitimde de örgün eğitime benzer bir yapı var. Çocuk öğretmenini ekrandan dinliyor, soru-cevapla konuyu anlayıp anlamadığı kontrol ediliyor ve sonrasında da konuyu pekiştirecek ödevler veriliyor. Ödevleri yapması yeterli olacaktır' açıklamasında bulundu.

'Ev ortamında dersi dinleyecek sabit bir köşe oluşturun'

Ailelerin çocuklara bu süreçte nasıl davranmaları gerektiği konusunda da açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Berna Güloğlu, 'Çocuklarının yanında uzaktan eğitim sistemini eleştirmekten sakınsınlar. Teknik birtakım sıkıntılar olabilir ve bu sıkıntılar ebeveynleri rahatsız edebilir, ancak bu durumdan serzenişte bulunacaklarsa da çocuğun yanında yapmamaları önemlidir. Çocuklar, ebeveynlerin duygularına, düşüncelerine karşı duyarlıdırlar ve kendi duyguları olmasa da ebeveynleri tarafından onaylanmak için onların duygularını kendi duyguları gibi ifade edebilirler. Nasıl okulu ve öğretmeni çocuğun yanında eleştirdiğinizde okuldan ve öğretmenden soğumasına neden olursanız, uzaktan eğitim sistemini de çocuğunuzun yanında eleştirdiğinizde onun eğitimden uzaklaşmasına ve başarısız olmasına yol açarsınız. Okullara, öğretmenlere ve hepimiz için yeni olan uzaktan eğitim sisteme güvenin ve bu güveninizi çocuğun yanında da ifade edin' şeklinde konuştu.

Çocukların derslerini hep aynı yerde dinleyeceği bir köşenin oluşturulması, çocuğun odaklanması ve disipline olması açısından çok önemli olduğunu söyleyen Doç. Dr. Güloğlu, 'O köşe ders dinleme ve ödevlerini yaptığı köşe olur ve oraya gittiği zaman çocuk, kendini sınıfta öğretmeni ve arkadaşları ile ders yapıyor gibi hissedebilir. O köşe onun için sınıfındaki sırasının yerini alabilir. Çocuk ve gençlerimize daha fazla güvenmemiz gerekiyor. Onlar bilgiye nasıl ulaşacağını da, hangisinin doğru bilgi olduğunu da ayırt edebiliyorlar. Yapamadıklarını düşünenler Y kuşağı olan biz yetişkinleriz. Endişelenmeye başlamadan önce, durun ve 'Bu endişemde haklı mıyım?' diye kendinize sorun' diyerek sözlerini tamamladı.

Bakmadan Geçme