Başbakan Erdoğan:'Çorlu'ya bayan eli değmesi lazım'

 Çorlu’da halka hitap eden Başbakan Erdoğan, Çorlu’ya bayan eli değmesi gerektiğini dile getirdi.

Mitingin sonunda vatandaşlara "Özlem’iniz giderilsin" diyerek AK Parti Çorlu Belediye Başkan Adayı Özlem Yemişçi’yi davet eden Erdoğan, “İnşallah şimdi Çorlu’da farklı bir belediyeciliği hayata geçirelim. İstiyoruz ki Çorlu’ya artık bir bayan eli değsin. Daha önce burada iş dünyasında oda başkanlığında verdiği hizmeti milletvekilliğinde bizimle beraber sürdürdü. Şimdi de inşallah yerel hizmet olarak doğup büyüdüğü Çorlu’da sizlere hizmet versin istedik” dedi.

"İHRACATIMIZ CUMHURİYET TARİHİMİZİN AYLIK BAZDA EN YÜKSEK RAKAMINA ULAŞTI"

Trakya’nın sanayi şehri Çorlu’da halka hitap eden Başbakan Erdoğan, Çorlu’nun ekonomi ve demokrasinin kıymetini çok iyi bildiğini dile getirdi.

Çorlu’nun İstanbul, Bursa ve Kocaeli gibi sanayi şehirleri ile yarıştığını ifade eden Erdoğan, “100 yıl öncesinde ağır işgaller yaşayan Çorlu; hürriyetin, özgürlüğün değerini çok iyi bilir. İstanbul gibi, Bursa gibi, Kocaeli gibi büyük sanayi şehirlerimizle yarışan Çorlu, istikrarın, güvenin manasını yaşayarak öğrenmiş bir şehirdir. Geçmişte Çorlu’daki fabrikalarda çarkların birer birer durduğu, işsizliğin, sıkıntıların kol gezdiği günleri unutmadık, sizlerin de unutmadığını çok iyi biliyorum. Dünyada yanı başımızdaki Avrupa’da işler yolunda giderken Türkiye’ye, Çorlu’ya kriz üstüne kriz yaşatanları biz unutamadık, sizler de unutmadınız. Bugün Avrupa başta olmak üzere tüm dünya küresel ekonomik krizin etkisindeyken, biz burada her gün 10’ar 20’şer fabrika açılışı yapıyoruz. İhracatımız geçen ay cumhuriyet tarihimizin aylık bazda en yüksek rakamına ulaşarak rekor kırarak 13 milyar 798 milyon dolara çıktı. Göreve geldiğimizde ihracatımız 36 milyar dolardı. Şimdi 152 buçuk milyar dolar oldu” dedi.

“BİZE MİLLİ BANKAMIZ MERKEZ BANKAMIZI KASASINDA 27 BUÇUK MİLYAR DOLARLA DEVRETTİLER. ŞİMDİ KASAMIZDA 135 MİLYAR DOLAR VAR”

Başbakan Erdoğan, göreve geldiklerinde IMF’den 23 buçuk milyar dolar borcu devraldıklarını kaydederek, Salı günü bütçe görüşmelerinde bu borçları görüşeceklerini söyledi.

Türkiye’nin borçlarını ödediklerini belirten Başbakan Erdoğan, “Milliyetçiyiz diyenler var. Bize milli bankamız Merkez Bankamızı kasasında 27 buçuk milyar dolarla devrettiler. Şimdi kasamızda 135 milyar dolar var. Kim vardı iktidarda? CHP’nin yavrusu DSP, kim vardı MHP, kim vardı Anavatan. Şimdi biz varız. Onlarla 27 buçuk milyar dolar, bizimle 135 milyar doları aştık. IMF’yi adeta bir Duyun-i Umumiye gibi 23 buçuk milyar dolarla devraldık. Şimdi IMF’ye borcumuzu 14 Mayıs’ta sıfırladık. Salı günü mecliste bütçe müzakereleri var. Hep bunu konuşacağız, tartışacağız. Bakalım hangi yüzle neyi konuşacaklar. Merak ediyorum. 23 buçuk milyar dolardan IMF’ye borcu devreden MHP, DSP, ANAP. Bunları teker teker biz ödedik. Şimdi biz IMF’ye borç verir duruma geldik. 5 milyar dolar borç anlaşması yaptık. Veren el, alan elden hayırlıdır. Burada işçi var, memur var. Zorunlu tasarruf adı altında 13 buçuk katrilyon benim işçi, memur kardeşimden kestiler. Ödemediler, biz ödedik. Yine işçiden, memurdan konut edindirme yardımı adı altında 3 buçuk katrilyon para aldılar. Maaş ödeyemiyorlardı. Bu duruma gelmişlerdi. Kaynağında para kestiler. Benim işçi, memur kardeşim parasının makbuzunu bile kaybetmişti. Depolardan bunları biz çıkardık. 3 buçuk katrilyonu da biz ödedik. 17 katrilyon yaptı. Onlar hortumladılar, biz ödedik hala da ödüyoruz. Bir taraftan ödüyoruz bir taraftan yatırımlar yapıyoruz. Türkiye’yi büyütüyoruz. Görev zararı dediler Ziraat Bankası, Halk Bankası’nı, Vakıfbank’ı batırdılar. Ziraat Bankası çiftçiye yüzde 59 faizle kredi veriyordu. Şimdi yüzde 5. Halk Bankası yüzde 46 faizle esnafa kredi veriyordu. Devletin borçlanma faizi 6-7 ye düştü. Bu faiz benim Çorlulu kardeşimin, işçi kardeşimin, memur, çiftçi kardeşimin, emekli kardeşimin cebinden çıkıyordu. Ama artık bunlar hamdolsun minimize oldu. Enflasyon yüzde 30’du. Şimdi enflasyon 6-7. Enflasyon canavarından halkımızın kurtaran biz olduk. Bunlar ne yaptılar bugüne kadar? Hiç” diye konuştu.

“KİMSE KURU HAYALLERİN İÇİNE GİRMESİN”

Konuşmasında "Bölgesel, etnik, dinsel milliyetçiliğe ’hayır’" diyen Erdoğan, şöyle devam etti: “780 bin kilometrekare vatan topraklarında tek vatan. Asla operasyon olamaz. Kimse kuru hayallerin içine girmesin. İnşallah kararlı bir şekilde bu yolumuza devam edeceğiz. Biz bu millete sevdalıyız. Bizim bu millete aşkımız var. Ve bu aşktır bizi bu yola düşüren. Bizi bu yola düşüren aşk aynı zamanda Aşık Veysellerin aşkıdır. Uzun ince bir yoldayız gidiyoruz gündüz gece, gideceğiz gündüz gece. Biz bir milletiz. Ve bu milletin kavramı içinde Türk, Kürt, Laz, Roman, Çerkez var. 36 etnik unsur var Türkiye’de. Hepsi bu millet kavramının içinde. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız. O zaman biz iriyiz, diriyiz, hep beraber Türkiye’yiz. Birbirimizi paradan puldan makamdan dolayı sevmeyeceğiz. Yaratılanı yaratandan ötürü seveceğiz. Bayrağımızın rengi şehidimizin kanıdır. Hilal bağımsızlığımızın ifadesidir. Yıldız şehidimizin sembolüdür. Onun için tek vatan diyoruz. 780 bin kilometrekare vatan topraklarında tek vatan. Asla operasyon olamaz. Kimse kuru hayallerin içine girmesin. İnşallah kararlı bir şekilde bu yolumuza devam edeceğiz. Bölgesel milliyetçiliğe hayır, etnik milliyetçiliğe hayır, dinsel milliyetçiliğe hayır. Bu AK Parti’nin ilkeleridir. Birbirimizi kucaklayacağız. Beraber olacağız, birlikte olacağız. İnşallah çok daha güçlü olacağız. Gazi Mustafa Kemal’in muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak diye ifade ettiği ve bizim de muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmak için yürüdüğümüz bu yolda siz bizim yanımızda oldukça hiç endişe etmeyiz. O zaman nice Marmaraylar yaparız biz.”

“EY ÇEVRECİ GEÇİNENLER, ERGENE’NİN KOKUSU BURUN DİREKLERİNİZİ Mİ KIRDI”

AK Parti’nin belediyecilik anlayışında şehir temizliğinin yattığını kaydeden Başbakan Erdoğan, konuşmasında çevrecilere seslenerek, “Şimdi soruyorum. Ey çevreci geçinenler Ergene’yle ilgili niye sustunuz, niye konuşmadınız. Oradaki pisliği görmediniz mi? Biraz da orada geziniverseydiniz. Niye gezinmediniz? Kokular burun deliklerinizi mi kırdı? Haliç’i nasıl temizlediysek Ergene’yi de öyle temizleyeceğiz” dedi.

Ergene’nin temizlenmesinde belediyelerin önemli rol oynadığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Şu Ergene’den çektiklerimiz nedir? Ergene’yi kirletenler aslında sanayi atıkları. Temizlemesi gerekenler belediyeler. Bakın o belediyelere hangi zihniyetin belediyeleri? CHP. Niye temizlemiyorlar, neden yapmadılar? CHP zihniyeti budur da onun için. Kirlidir bu zihniyet, kokuşmuştur bu zihniyet. Ben İstanbul’da belediye başkanı olduğum zaman İstanbul’u çöp dağlarıyla, susuz hava kirliliğiyle teslim aldık. Ama hamdolsun 2 yılda İstanbul’un susuzluğunu giderdik Istranca dağlarından dağları delerek İstanbul’a 180 kilometre mesafede su getirdik. Gazeteler maske dağıtıyordu. Maske dağıtımı sona erdi. Çünkü biz havayı temizledik. Göreve geldik Türkiye’de 9 vilayet doğalgaz kullanıyordu. Şimdi 72 vilayet doğalgaz kullanıyor. İnşallah kısa zamanda 9 vilayete de vereceğiz. 81 vilayet doğalgaz kullanır hale gelecek. Bu aşk meselesi, sevda meselesi. Bu millete aşkınız, sevdanız varsa yaparsınız. Ama yan gelip yatarsanız bunlar olmaz. Aynı şekilde yine İstanbul’da çöp dağlarını bir anda temizledik. İstanbul’da HABİTAT 2 toplantısı dünyanın en temiz şehirlerinden biri olarak bizi tescil etti. Temiz olacak şehirlerimiz. Pırıl pırıl olacak. AK Parti’nin belediyecilik anlayışı bu. Şimdi Ergene’yi Trakya Gelişim Projesi kapsamında 3 katrilyon 2 trilyon ayırmak suretiyle hallediyoruz. Ve Trakya Gelişim Projesi’ne 10 katrilyon ayırıyoruz. Trakya’nın alt yapısında üst yapısında ciddi adımlar atıyoruz. Ve bunlar bittiği anda Trakya ovası daha bereketli olacak.”