Hazine sizce nedir?

Artık son sayfaya gelmiş ve hatta son sayfayı okuyacağı aynı gün ...

Hazine sizce nedir?
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Eski çağlarda bir krallıkta tek oğlu olan yaşlı bir adam yaşıyormuş. Hayatının sonuna gelmiş ve oğlunu çağırıp ona “Biz fakirlik içinde yaşadık ama sana büyük bir zenginlik emanet ediyorum. Bu sandığı bana bir büyücü hediye etmişti. İçinde muazzam bir şey var” der ve ölür. Oğlu sandığı açar ve bir kitap görür. Kitabın başında “Hazineye ulaşmak için sayfa atlamadan okuyunuz. Eğer hemen netice kısmına atlarsanız, kitap bir sihirle kendiliğinden yok olacak ve hazineye erişemeyeceksiniz” yazıyormuş. Bundan sonra ise hazinenin bir mağarada çok iyi korunmakta olduğu da yazılıyormuş. İlk sayfalardaki Farsça metin bir yerde kesilmiş ve bundan sonrası Arapça devam ediyormuş. Endişeli genç başkaları kendisine yanlış bilgi verip hazineye sahip olmasın diye metni tercüme ettirmemiş. Onun yerine büyük bir şevkle Arapça öğrenmeye başlamış. Sonunda mükemmel Arapça öğrenmiş. Fakat bir noktadan sonra kitap Çince devam ediyormuş.
Sonra da başka lisanlar geliyormuş. Genç azimle bunların hepsine çalışmış. Bu arada geçimini de öğrendiği lisanlardan temin ediyormuş ve bir süre sonra şehrin en iyi tercümanlarından biri olarak tanınmış. Hayatı toparlanmaya başlamış. Kitapta bu hazinenin nasıl idare edilmesi gerektiğine dair talimatlar varmış. Buraya geldikten sonra genç adam şevkle iktisat ve ticaret öğrenmiş, ayrıca hazineyi bulunca aldatılmamak için kıymetli metallerin, mücevherlerin değerlerini belirlemeyi de öğrenmiş. Geçimi içinde öğrendiklerini uyguluyormuş. Hatta çok lisan bilen ve maliyeden iyi anlayan biri olarak şöhreti Kral’a ulaşmış. Ona önceleri ufak vazifeler veren Kral, sonunda onu krallığın genel valisi olarak tayin etmiş. Bir çok önsözden sonra kitap sona doğru teknik konulara giriyor ve kapı nasıl inşa edilir gibi konuları anlatıyormuş. Bu nedenle mühendislik ve şehir planlamacılığı çalışmış.
Bilgisinden dolayı Kral onu saraya mimar atamış ve derken sonunda vezirliğe yükseltmiş. Tüm krallıkta hazine kitabını okuyabilecek onun kadar bilgili biri yokmuş.
Artık son sayfaya gelmiş ve hatta son sayfayı okuyacağı aynı gün Kral’ın kızı ile evlenecekmiş.
En son yaprağı çevirip şu son cümleyi okumuş: “Bilmek en büyük hazinedir!”
Evet dostlar,erdemli bir insan olmak hiç mi kolay değildir.Hazine anlayışı herkesin düşüncesine göre elbette ki değişir...
Bana göre de hazine okumak, bilgiyi paylaşmaktır evet çünkü bilgili insan başkasına kolay zarar veremez aksine, etrafını güzelleştirir.Ben bilgili insanı bir bahçivana benzetirim hep,düşünün bir bahçivanı bakımsız bir bahçeye koyduğunuzda, birkaç saat sonra gittiğinizde eskisinden eser kalmayp,orayı cennet bahçesi gibi düzenleyip çiçeklendirmiştir,fazla otları temizlemiştir hatta onları atmaz,bir yere istifler veya hayvanlara verir...
Bilgili insan da böyledir dostlar...Kendisinin bilincinde olan her insan diğer insana da yardım eder...Duramaz zaten.Bu illaki maddiyat değildir bildiğiniz üzere...
SEVGİyle güzel huzurlu bol kalp kazançlı bir gün diliyorum...
Chenay Kobak