Skandal İddia…!

HAYKURDER başkanı Erman Paçalı, sosyal medya hesabından skandal bir iddia ortaya attı. Paçalı paylaşımında 'Üzerinden 2 ay geçen böyle bir skandalın şüphesi bile mide bulandırırken nasıl özel bir gayretle bu olay kamuoyundan saklandı? Neden? Niye sessiz sedasız kapanıp gidiyor böyle bir olay? 'diyerek tepkisini dile getirdi.

Skandal İddia…!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

HAYKURDER başkanı Erman Paçalı, sosyal medya hesabından skandal bir iddia ortaya attı. Paçalı paylaşımında “Üzerinden 2 ay geçen böyle bir skandalın şüphesi bile mide bulandırırken nasıl özel bir gayretle bu olay kamuoyundan saklandı? Neden? Niye sessiz sedasız kapanıp gidiyor böyle bir olay? “diyerek tepkisini dile getirdi. HAYKURDER başkanı Erman Paçalı’nın yaptığı sosyal medya paylaşımında şu iddialarda bulundu ;

İmamın dediğini yap, yaptığını yapma!

Atalarımız boşuna dememiş...

Yaklaşık 2 ay önce, 1 Aralık 2019 tarihinde 155 Polis Merkezine Silivri'de bir İmam Hatip Lisesi'nin soyulduğu ihbar edildi. İddiaya göre okulun bir çok malzemesi öyle ki klimasına, kombisine, peteğine, güvenlik kamerasına kadar soyup soğana çevrildi.

Skandal zinciri ise bundan sonra başladı.

İddiaya göre olayı araştıran polis, okuldan çalınan malzemelerden birini bir hurdacıda buldu. Bunun üzerine polis soruşturması genişledi ve hurdacı malzemeyi ilçede görev yapan bir imamdan aldığını belirtti. Ardından ise okula ait malzemelerin bir kısmı imamın evinde bulundu. Dahası; soruşturma bir imam ile sınırlı kalmadı, 5 imamın ve ilçe müftüsünün de olaya adı karıştı.

Ne denli doğrudur bilemem lakin ilçe müftüsünün ifadeye davet edilmesi üzerine emniyete ifade vermeye gitmeyi reddettiği ve konunun Cumhuriyet Savcısına bildirildiği belirtiliyor.

Olay hakkında bir milli eğitim yetkilisine danıştım. Milli Eğitim Müdürlüğü yönünden yürütülen bir inceleme/soruşturma bulunup bulunmadığını sordum. Nihayetinde Milli Eğitim'e ait bazı eşyalar kayıptı ve iddiaya göre de müftülük personelindeydi. Dahası Milli Eğitim'in kiracı pozisyonunda olduğu binanın petekleri de kayıptı ve Milli Eğitim bundan da mesuldü.

Olay daha da ilginç bir hal aldı.

Milli Eğitim'in iddiası "Okula ait kullanılmayan bazı eşyaların, okul müdürü tarafından müftülüğe verildiği ve hırsızlık olayına konu malzemelerin müftülüğe verilen malzemeler olmadığını, olayın bir yanlış anlaşılmadan ibaret olduğunu" belirtti.

Şu halde cevabını merak ettiğim bazı sorular var...

Bir eğitim kurumuna ait olan onca eşya, nasıl oluyor da okul müdürü tarafından müftülüğe hibe edilebiliyor? Okul, müdürün babasının çiftliği mi ki kafasına göre talan edilebiliyor?

Eşya fazlası var ise neden hibe edilen kurum milli eğitim dışında bir kurum? Müftülüğün bu eşyaya ihtiyacı mı var? Dahası, bu eşyaya ihtiyacı olan başka hiç mi okul kalmadı Silivri'de?

Bu eşyalar müftülüğe "kayda alınarak" mı hibe edildi, yoksa "Nasılsa okul soyuldu, kimse anlamaz, eşyayı gönderelim arada kaynar gider" diye mi düşünüldü?

Çalınan malzeme ile hibe edilen malzeme aynı değil de bir yanlış anlaşılma söz konusu ise, kayıp eşya nasıl oldu da hurdacıdan çıktı? Müdür müftüye, müftü imama, imam hurdacıya, hurdacı piyasaya mı arz etti?

Milli Eğitim, Müftülük, Okul, İmam, Hurdacı çemberinde nasıl bir ilişki yumağı var?

Devletin malı deniz, yemeyen keriz mi?

O okulun çalınan ve hibe edilen eşyaları nerede?

Herhangi bir imamın konutundan okula ait herhangi bir eşya çıktı mı?

Üzerinden 2 ay geçen böyle bir skandalın şüphesi bile mide bulandırırken nasıl özel bir gayretle bu olay kamuoyundan saklandı? Neden? Niye sessiz sedasız kapanıp gidiyor böyle bir olay?

Silivri'de Milli Eğitim ile ilgili niye her gün yeni bir skandal patlıyor? Daha bilmediğimiz neler oluyor?