Eyüp Can BALABAN

Ne kaa ekmek o kaa köfte (Mİ)?

Eyüp Can BALABAN

Dün Silivrispor’un Çatalcaspor ile olan mücadelesini izledik gazeteci arkadaşlarla. Takımda geçmiş maçlara göre ciddi anlamda bir durgunluk vardı. Gerek hafta içi maçı olması gerekse de yaşanılan olaylar belli ki takımı olumsuz etkilemiş. Kaptan Yunus’un da kırmızı kart cezası dolayısıyla dünkü mücadelede oynayamaması da orta saha dinamiğinin düşmesinde büyük etkendi bana göre. Neyse Silivrispor’umuzun nazar boncuğu olsun diyelim bu puan kaybı. Umarım puan kaybı olacaksa da –ki inşallah olmaz- beraberliklerle olsun.
Gelelim maçın ardından yaşanılanlara. Silivrispor Kulüp Başkanı Ümit Kalko basın mensuplarına tesislerde bir açıklamada bulundu. Gayet samimi bir ortamda geçen bu sohbette Ümit Kalko’dan ezber bozan açıklamalar geldi. En azından benim için…
Yalan yok. Ümit Kalko’nun Silivri maneviyatını ne kadar taşıdığını önceki haftalarda eş dost sohbetlerinde dile getirmişliğim vardır. Ancak dünkü sohbetimizden sonra bu yargı bende tam anlamıyla değişti.
Ümit Kalko Silivrispor’u gerçekten sahiplenmiş durumda. “Bu takım sahipsiz değil” derken ne kadar da samimi olduğu açıklamalarının diğer bölümlerinde belli oldu.
Kalko’nun yönetimle ilgili ciddi sıkıntılarının olduğu izlenimini açıkça gördük dün. Yakın zamanda da yönetimdeki bazı isimlerin değişimine gideceği de yine kendi ağzından çıkan cümleler arasındaydı.
Bunun yanında Soyaslan’a yönelik de ciddi anlamda iddiaları mevcut Başkan’ın. En önemlisi de yenilen yemeklerden doğduğu iddia edilen borcun fatura veya fişinin olmaması. Ve Kalko’nun aslında alt metinleri fazlasıyla doldurulacak durumda olan şu cümlesi: “Biz bu borcu bize ibra edilen listede varsa ödeyeceğiz. Tabii gerçekten böyle bir borç varsa…” Efendim varın siz düşünün bunun ne anlama geldiğini.
Bu mevzuyu kapatarak Kalko’nun bir de serzenişini dile getirmek istiyorum:
Kalko aynen şöyle dedi dünkü toplantıda: “Ben Mektebim Okulları’nın kurucusu olarak protokolün ne anlama geldiğini çok iyi biliyorum. Biz Başkanlık makamına geldiğimizde ilçedeki bütün protokolü tek tek dolaştık. Ancak protokol nezaketinde iade-i ziyaret diye bir şey vardır. Sağ olsun Belediye Başkanımız Özcan Işıklar dışında ziyaretimize gelen de olmadı.”
Rahmetli Aysel Gürel’in dediği gibi “Ne inkâr, ne itiraf, bu yalnızca sitem”
 

Yazarın Diğer Yazıları